Senaryosunu topluluğun kurucusu Ümmiye Koçak'ın yazdığı ve yönetmenliğini üstlendiği filmin çekimi, Toroslar ilçesine bağlı bin 453 rakımlı Arslanköy beldesinde gerçekleştiriliyor.
Senaryo danışmanlığını Fuat Demirhan, ikinci yönetmenliğini Yasin Korkmaz, görüntü yönetmenliğini Kadir Baziki, ses operatörlüğünü Mehmet Dahaoğlu'nu yaptığı ve tamamında kadınların rol aldığı filmin yapımcılığını Gürhan Ötün ve Mersin Sinema Derneği üstlendi.
Mersin Ticaret Borsası ve Akdeniz Belediyesinin sponsorluğunda çekilen filme Toroslar Kaymakamlığı, Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, Bilen Otomotiv, Sabah Et Lokantası, Gürbüz Elektrik ve Kargıpınarı Belediyesi destek veriyor.
Ümmiye Koçak, yaptığı açıklamada, senaryosunu yazdığı ve yönetmenliğini yaptığı ''Yün Bebek''in çekimlerini, zorlu iklim koşullarına rağmen başarıyla sürdürdüklerini belirtti.
Filmde Toros Dağları'nın zirvesinde yaşayan küçük Yörük kızı Elif'in hikayesinin anlatıldığını ifade eden Koçak, şunları kaydetti:
''Kadının kadına şiddetini konu alan filmde sadece kadın karakterler yer alıyor. Arslanköylü Kadınlar Tiyatro Toplululuğunu üyeleri ile yöre insanlarının rol aldığı filmde, tamamen amatör oyuncular var. Ocak ayından bu yana alt yapı çalışmaları için Arslanköy'de bulunan ekip, çekimlerde son aşamaya geldi. Dekor ve kostüm olarak 30 yıl öncenin eşyaları kullanmak için ev ev dolaşarak döneme ait dekor ve kostüm topladık.
Toroslar'ın zirvesinde yaklaşık 3 metre karda sürdürdüğümüz çalışmalarda oyuncular, doğa şartlarından olumsuz etkileniyor. Çekim esnasında ana karakterden biri düşerek elini kırdı, diğeri belini incitti. Teknik ekipten biri başından hafif şekilde yaralandı. Bu şartlara rağmen filmin çekimini sürdürüyoruz. Filmimizi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne yetiştirmek için çok çabaladık. Ancak zorlu şartlar nedeniyle bunu başaramadık.''
Ayrıca Sinema Genel Müdürlüğü Destekleme Birimine proje göndererek destek talebinde bulunduklarını, dosyalarının incelendiğini ve önümüzdeki günlerde sonucunun açıklanacağını ifade eden Koçak, kadınlar gününe ilişkin de şunları kaydetti:
''Buradan Anadolu'daki kadınlara sesleniyoruz. Anadolu kadını 8 Mart'ın anlamını gerçekten bilmiyor. Tek bir gerçek var, o da biz Anadolu kadınları. Gerçekten çok zekiyiz, akıllıyız ve o kadar çok şey başarabiliriz ki yeter ki gerçekten istemesini bilelim ve isteyelim. Çünkü istemeyene kimse bir şey vermez. Artık Anadolu kadınları gereksiz televizyon programlarını izlemeyi bırakmalı ve faydalı şeylerle uğraşmalı. Çocuklarımız bir şey sorduğunda, 'biz bilmeyiz babana sor' dememeli, kendimizi geliştirmeliyiz.''
Haber Kaynağı : Haber7.com
