"Dindar nesil parti politikamız değil"

Bakan Faruk Çelik Basın Kulübü'nde konuştu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Basın Kulübü programında gazeteciler, Belkıs Kılıçkaya, Ceyda Karan, Nihal Bengisu Karaca ve Selçuk Tepeli'nin sorularını yanıtladı. Başbakan'ın "Dindar nesil yetiştirmek istiyoruz" sözünün bir parti politikası olmadığını, Kılıçdaroğlu'nun İmam Hatiplerle ilgili sözlerine cevap olduğunu kaydeden Çelik, pek çok konuda önemli açıklamalarda bulundu.



"NEREDEN ÇIKTI ŞANLIURFA?"
Son seçimde Şanlıurfa'dan aday gösterilmesine başta şaşırdığını ifade eden Çelik, "Şanlıurfa'yı pek bilmiyordum. Ama Sayın Başbakanımız bir şey görmüşür ki bizi gönderiyor. Ama gönlümde 'Nereden çıktı Şanlıurfa' diye bir şey oldu. Tabii Sayın Başbakanımızın siyasi öngörüleri çok önemli. Çekirdekten geldiği için yanlış bir tespitte bulunacağı inancında değildim. Mutlaka bir bildiği vardır. Biz Anadolu insayız. Yaşam tarzımızla Urfa'daki yaşam tarzı arasında çok fark yok. Bir zorluk yaşamadık" dedi.

Güneydoğu'da yöre halkının siyasetçilerle barışık olmadığını kaydeden Çelik, "Terör sorunları, devletin kaynaklarının orada hizmete dönüşmesiyle ilgili sorunlar. Eğitimle ilgili sorunlar vardı.Kimlik siyaseti belli çevreler arasında yapıldı. Ben Kürtlüğü kabul ediyorum. Kimlik siyasetini orada 30 yıllık süreç içinde ekenler PKK bünyesinde bunları yapanlar olduğu gibi bu zemini oluşturmaya çalışan farklı kesimler de var. Geçmişteki faili meçhul olaylar da bu değirmene su taşıdı. Bu hassasiyetler içinde Güneydoğu yeniden ele alınmalı." şeklinde konuştu.

"KAÇAKÇILIK TANIMI YANLIŞ"
Uludere ile ilgili özeleştiri yapılması gerektiğini kaydeden Çelik, "kaçakçılık" olarak adlandırılan faaliyetler için de "Kaçakçılık dediğimiz bir yönüyle akraba ilişkileri. Akrabanın bir bölümü orada bir bölümü burada. Kaçakçılık mantığı içinde bakmak doğru değil. Günlük ihtiyaçlarını karşılamak gibi büyük oranda" değerlendirmesinde bulundu.

Çelik, bölgedeki ekonomik sorunlara yönelik bir çalışmalarının olduğunu söyledi.

"1920'LERDE 30'LARDA TAKILI KALMAMAK LAZIM"
Alevi Çalıştaylarıyla, hükümet ile Aleviler'in ilk kez bir araya geldiğini kaydeden Çelik, Madımak'ın bir anı merkezi haline getirildiğini söyledi.

Cemevlerinin ibadethane sayılmasının önünde tekke ve zaviyelerin kapatılmasıyla ilgili kanunun engel olduğu eleştirisinin hatırlatılması üzerine Çelik, "Ben Atatürk'ün devrimci olduğunu inanıyorum. 1920'lerde 30'lardaki kanunlarda takılı kalmanın doğru olmadığı kanaatindeyim. Bugün Atatürk acaba yaşamış olsaydı ne gibi hedefler ortaya koyacaktı? Nutuk'taki ifadeleri bir bütünlük içinde değerlendirmek gerekir. Takıntılar çok olduğu için bu rahatlık içinde konu ele alınmıyor Yeni ufuklara doğru giderken neyi basamak yapalım da bu toplumun ilerlemesi için çalışalım gibi bir yaklaşım sergilenmiyor" dedi.

Alevilerle enine boyuna tartıştıklarını ve bu konuda yeni bir bakış oluştuğunu kaydeden Çelik, "Din kültürü ahlak bilgisi kitaplarının yeniden yazılması, Alevilik ve Caferiliğin eklenmesi önemli adımlardır" dedi.

"DİNDAR NESİL PARTİ POLİTİKASI DEĞİL"
Başbakan Erdoğan'ın "dindar nesil" ile ilgili söyleminin hatırlatılması üzerine Çelik, milli manevi değerleri koruyan evrensel değerleri dikkate alan bir parti olduklarını söyledi. Çelik şöyle devam etti: "Dindar nesil meselesinde 'İmam Hatipleri biz açtık' tamam iyi yaptınız ama kapatılması konusunda da elinizden geleni yaptınız. Bu bir sunum değil, bu bir parti politikası değil. Bu bir polemik. Siyasetçi olarak bazı konularda cevap vermek zorunluluğu hissediyorsunuz. O kadar acımasız değerlendirmeler oluyor ki ona bir cevap verme zorunluluğu hissediyorsunuz."

Haber Kaynağı : Haberturk.com

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner309

banner225

banner209