Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkınma Derneği 'Başbağlar Şehitlerimizi Anma' adlı bir program düzenledi. Ali Emiri Kültür Merkezi'nde  düzenlenen anma programına Saadet Partisi Genel Balşkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak ve çok sayıda STK temsilcisi katıldı.

Başbağları unutmadık unutturmayacağız

Program Aliya İzzetbegoviç Camii imam hatibi İbrahim Deniz'in Kur-an'ı Kerim tilavetiyle başladı. Programın açılış konuşmasını Başbağlar Köyü Derneği Başkanı Mehmet Aydın yaptı. Yaşanan olayı ayrıntılarıyla anlatan Aydın, 'Bundan tam 19 yıl önce 5 Temmuz 1993'te köyün imamı akşam ezanını okurken yaklaşık 100 kişilik terörist gurubu köyü bastı. Önce ezanı susturan gurup sonra evleri dolaşarak isim isim aldıkları insanları köy meydanına topladılar. Katliamda 28 kişiyi kurşuna dizilerek, biri kadın ve biri de çocuk olmak üzere 5 kişi de yakılan evlerde diri diri yanarak şehit oldular.' dedi.

'Madımak'ın intikamını aldık'

Teröristlerin olaydan sonra bıraktıkları 'Madımak'ın intikamını aldık' yazılı nota da değinen Aydın 'Bu olaydan önce Aleviler ile Sünniler arasında hiçbir problem çatışma olmazken niye böyle bir olay gerçekleşti? Alevileri katlettik, Sünnileri de katledelim diyen kişilerdir bunların planını yapan. İki acı olayı yaşatan da planlayan da aynı şer odaklarıdır. Bunu unutmayalım. Yetkililerden  en kısa zamanda gerekenin yapılmasını istiyoruz' şeklinde konuştu. Aydın 'Başbağları Unutmadık Unutturmayacağız' diyerek konuşmasına son verdi.

Bu ülkeyi bin yıldır bir arada tutan şey İslam'dır

Başbağlar katliamının sebepleri ve sonuçlarının iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirten Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak da 'Bize ne oldu? Çanakkale de binlerce şehit verdik. Fakat bunların hepsi ne Türk'tü ne Kürt'tü ne Laz'dı ne de Çerkez'di. Fakat hepsi Müslüman'dı. 1984-2009 arası verdiğimiz şehit sayısı Kurtuluş Savaşı'nda verdiğimiz şehit sayısından kat kat fazladır. Bize ne oluyor?' şeklinde konuştu. Başbağlar katliamının failleriyle ilgili hükümete seslenen Kamalak:'Unutmayalım ki bu ülkeyi bin  yıldır bir arada tutan şey din ve İslam'dır. Allah korkusu olmayan nesilden hiç hayır gelir mi? Başbağlar da 33 masum vatandaşımızı kardeşimizi yitirdik. Ortada ne dava var, ne de suçlular. Peki daha ne bekliyorsunuz?' dedi. Kamalak şehitlerimizin ruhuna Fatiha okuyarak konuşmasını noktaladı.

'Olayda ihmal var'

Kamalak'ın konuşmasının ardından Başbağlar Köyü Avukatı Necati Ceylan da kısa bir bilgilendirme konuşması yaptı. Ceylan "Dava Erzincan Devlet Güvenlik Mahkemesinden sebepsiz yere 1250 km uzaklıktaki İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesine sevk edildi. Ve şu anda faillerin bulunamamasından ve devlet yetkililerinin olay yaşandıktan 18 saat sonra ancak gelebilmelerinden anlıyoruz ki birilerinin ihmali var birileri bu oyunu tertip etmiştir.' Şeklinde konuşan Ceylan, tutuklanan suçlularla ilgili de şunları söyledi:'Biz bu acı olayın, katliamın tetikçilerini değil diğer suçluların, arkasındaki güçlerin ve kimin parmağı varsa onun yargılanıp tutuklanmasını istiyoruz." dedi.

Nüfus cüzdanı yananlara 120 bin lira ceza!

Olayda kardeşini kaybeden Başbağlar Köyü Derneği Eski Başkanı Mehmet Ali Dikkaya, da Başbağlar'ın 720 yıllık tarihi geçmişinin olduğunu, Osmanlı'ya uçbeyliği yaptığını, bugüne kadar, hiçbir asker kaçağı ve teröre bulaşmış insanın çıkmadığını hatırlatarak :' Terörist gurup şehit olan köylüleri evden isim isim aldı. Olay daha önceden biliniyor muydu? Yanan evler olaydan sonra dozerlerle yerle bir edildi. Bu delil karartma mı yoksa halkın köyü terk etmesi için miydi? Olaydan sonra 585 kovan kalaşnikof mermisi bulunmuştur. Bunların balistik incelemesi yapılmış mıdır? Yapıldıysa sonuç nedir nerededir? Evde nüfus cüzdanları dahil her şeyi yanan insanlar nüfus cüzdanlarını almaya gittiklerinde nüfus cüzdanına sahip çıkmadıkları gerekçesiyle o zamanın parasıyla 120 bin lira cezaya tabi tutulmuştur. Bu psikolojik bir operasyon mudur? Bu soruların cevaplarını ve olayın faillerini en yakın zamanda yetkililerden istiyoruz' diye konuştu.

Allah kimseye böyle acı yaşatmasın!

Olayda amcası Feridun Dikkaya'yı kaybeden Mustafa Dikkaya acısını gözleri yaşlı bir şekilde şöyle dile getirdi: 'Olay yaşandığında ben 5 yaşlarında ve İstanbul'daydım. Amcam 29 yaşında ve İstanbul'da kasaplık yapıyordu. Olaydan 1 gün önce köye (Başbağlar) gitti. Kavaklık mevkiine çıkarılıp şehit olan 28 kişiden biri. Nice insanların babaları, ağabeyleri, kardeşleri göçüp gitti. Allah kimseye böyle acı yaşatmasın' dedi. Program okunan Kur-an'ı Kerim'le son buldu.

SİVİL HABER