Bu günün minik kalpleri yarının GENÇLERI…
Her insan doğar, büyür ve ölür. Yaşam sürecimiz böyle devam eder. Ve bu yaşam sürecinin her dönemi aslında çok özel ve kıymetlidir. Maalesef bizler bunun farkına yaşlandıktan sonra varabiliyoruz. Sizi bu sürecin en başına davet ediyorum… Hayatımızın akışını belirleyen minik dünyamıza…
Şimdiden yüzünüzde beliren tebessümü görebiliyorum. O yaslar hatta aylar ne kadar da saf, sevimli ve şirindir. Hayatımızın en hızlı gecen evrelerinden biridir. Çünkü her şey çok net değildir ve ailelerimiz anlatırken nasıl da hızlı geçti o yıllar diye başlar. İlk evlatsanız bütün deneyimler siz de yaşanır. Aile bireyleri deneyimsiz oldukları halde, çok daha özenli ve dikkatli olmaya çalışsalar da bir o kadar da bocalarlar. O yaşların yani; 0-6 yaş grubunun her ayı çok önemlidir. Gerçek kişiliklerinin ana temellerinin atıldığı dönemlerdir. Bizlerin, ufak gördüğü minik kalplerin tahminimizden çok büyük bir dünyaları vardır. Hele şimdiki nesil de zehir gibi çok akıllı çocuklar var. Anne, baba ve yakın çevresinde yaşayan kişileri, nokta, virgüle kadar hafızalarına kaydediyorlar.
Psikologlar 0-6 yaş çocuğun temeli sağlam olursa kişiliklerinin de güçlü olacağını söylüyor. Her yaşta olduğu gibi o yaşlarda da sevilmek, güven de olduğunu hissettirmek çok önemli. Yaşadıkları her sevgisizlik, ilgisizlik, hayal kırıklıkları ve güvensizlikleri onların dünyasında, öyle büyük izler, yaralar açar ki bizler farkına varamayız. Kendi çocukluğumuzu düşünelim! Mutlaka yaşadığımız bir olay iyi ya da kötü bir anıyı, yıllarca kalbimizde taşımışızdır ve o yaşanılan her ne ise hayatımızın bir döneminde mutlaka su yüzüne çıkmıştır. Çok sık kullanılan bir cümle var Amanın çocuktur nasılsa unutur. Maalesef tam tersi çocuklar asla unutmaz! Şunu hatırlayalım ve lütfen kulak ardı etmeyelim. Sevgi her şeyin üstesinden gelir. Çocuklarımızı çok sevip, bizim için onların ne kadar değerli olduğunu hissettirip yaşatalım. Çocuklar sevmeyi, sevilmeyi ailede öğrenmeliler çünkü ileride hayatı tanımaya başladıklarında. Yeni yaşantıları keşfetmeye, değişik insanlarla, olaylarla karşılaştıkları zaman kendi iç dünyalarında ki eksik kalmış yönleri o hayatın içinde arayacaklardır. Bu da kişilerin karşılaştığı olaylara bakışını ve yaşamasını etkileyecektir. Ama çocuk gerçek sevgi ve güveni ailede yakalamışsa ve aile sürekli bu sevgiyi hissettirmişse önüne çıkan her türlü olayın doğrusunu ve eğrisini ayırt etmeyi öğrenmiştir.
Çocuklarımızı büyütürken okul öncesi eğitime de önem vermeliyiz. Günümüzde bu sektör kendini çok geliştirmiştir. V e gerçekten çocukların kişisel gelişimlerinde çok büyük katkıları vardır. Bu kanıya görüştüğüm eğitimcilerin ve bir dönem öğretmenlik yaptığım Petunya anaokulunda vardım. Orada görev yaparken çocukları çok daha fazla inceleme şansına sahip oldum. Çocuklara paylaşmayı, sevmeyi, anlayışı, insanlara saygı duymayı, kendilerine olan özgüvenleri ve sorumluluk almayı öyle güzel öğretiyorlar ki, ilköğretime başladıkları zaman kurallara uyması gerektiğini, el kasları gelişmiş olduğu için kendine güveniyor. Okul hayatı boyunca daha kolay ve hızlı öğrenebiliyor, tabii ki aile desteğiyle. O dönemler de dikkat etmemiz ve önemli bir ayrıntı var. Bizim değil de çocuğun ne istediği önemli, o zaman biz onların istediklerini onlara verebilirsek emin olun zamanı gelince biz de istediğimizi almış olu caz. Hayata her anlamda hazır olmaları için kendilerini keşfetmelerine, niteliklerinin, becerilerinin farkına varmaları gerekir. Unutmayalım çocuklarımız bizlerin yansımasıdır. Onların o minicik dünyasında yalnız bırakmayalım ve çok sevelim, zamanı geri döndüremeyiz ama onlarla beraber hayatın tadını çıkartabiliriz bunu yapabiliriz. Kendi çocukluğumuzu düşünelim! Ve bizlerin, o dönemde ki beklentilerini düşünüp kısaca empati yapalım. Ama en çok SEVELİM. Sevginin gücü her kapıyı açar. Kilitli hiçbir kapı kalmasın…
ÇOCUKLAR HAYATIMZ DA KAZANDIĞIMIZ EN DEĞERLİ SERVETİMİZDİR.
BU SERVETİ KAYBETMEYİ KİMSE GÖZE ALAMAZ VE BUNA İZİN VERMEYELİM.
EVLATLARIMIZI ÇOK SEVELİM VE SAHİP ÇIKALIM…
YORUMLAR
Serkan 09-12-2011, 00:38:16
Örneğin Peygamber efendimiz çocuklara hep önem vermiş onlarla oyunlar oynamış, şakalaşmış hatta bir hadis de "Çocuğu olan onunla çocuklaşsın" diyerek, anne babalara çocuklarını bizzat eğlendirmelerini tavsiye etmiştir. Bu çocuklar madem yarının geleceği o hal de çocukları şiddetten, kötü sözlerden, kötü alışkanlıklardan olabildiğince uzak tutmak yarın ki büyük Türkiye için atılacak en önemli temellerden biri olmalıdır. Güzel yazınızdan dolayı size teşekkür ederim.
Merve 11-12-2011, 22:30:06
ellerinize sağlık hülya hanım :)
can 16-12-2011, 22:17:06
Tebrik ediyorum sizi. Hiç bu yönden düşünmemiştim.