VEFA NEDİR ?

Çok gerilere değil, bir kuşak öncesine gidelim. Büyüklerimizin yaşadığı onca zorluklara rağmen, hala dimdik duran dostluklarının gölgesi bile, bugün yaşadığımız dostlukların sadakat çıtasını aşar ve vefanın nasıl zaman aşımına uğradığını gözler önüne serer.

Vefa, birçok tanımı ve anlamı olanyükü ağır, ezeliyeti ve ebediyeti hak bilenlerin diri tutacağı kutsal bir vazifedir.

Hayatımızın en büyük dersi, vefa veya vefasızlığı ancak dibe vurduğumuz  zaman anlarız. “Düşmez kalmaz bir Allah dediğimiz bu hayatta düştüğümüzde el verendir, el verip kaldırandır,  “vefa sahibi kamil olandır.

Vefalı olmaya çalış/a/mazsınız belli bir yaştan sonra, ya mayanda olacak o asalet, ya da hak nedir bilen bir aileden gelmek lazım, yani zamanında eğilmek…

Vefa tövbelere sadık kalıp, sevgide dostlukta, dil ile söylediğini davranışlarıyla, samimiyetini ise vakti saati geldiğinde yerine getirmektir.

Vefa, emanete hıyanet etmemek, dünyevi şeylerden arınıp, Hakk ve hakkaniyeti bilmektir.

Vefa, emir onulmuş tüm güzellik ve dualara koşulsuz teslimiyettir.

Vefa, emeğe saygı duymaktır. Yüreğini yüreğine yaslayanın hakkını vermek, dağ görünüp, balçık tarlalarına sürmemektir güveni…

Vefa bu hayatın göz kamaştırıcı ihtişamına kapılmamak, makamların gelip geçici olduğunu unutmayıp, nefsine yenik düşmemektir.

Yani demem o dur ki; Vefa,  adab ve edepten yoksun bir  ruh halinin verdiği  yanıt gibi “İSTANBULDA BİR SEMTİN ADI” değildir

Vefa  yapılan iyiliğe  veya  güzel şeylere karşılık vermekse,  AYAKLARIMIZIN BİZE YAPTIĞININ KARŞILIĞINI  nasıl ödeyeceğiz ?  
Vesselam…

Reyhan AYDIN