Egorov, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Toplantı Salonu'nda sanayici ve işadamlarına yönelik gerçekleştirilen bilgilendirme toplantısındaki konuşmasında, santralin yapımı ve işletilmesi sırasında üst düzey güvenlik önlemi alacaklarını, güvenlik yönündeki tüm planlarının uluslararası standartlarda kabul gördüğünü söyledi.
Olası arıza durumlarında radyasyonun yayılma yollarında kademeli olarak engeller ve duvarların örüleceğini anlatan Egorov, beraberinde teknik imkanlar ve organizasyon tedbirlerinin de alınacağını vurguladı.
Akkuyu sahasında kurulacak yapının 2 katmanlı muhafaza duvarından oluşacağını ifade eden Egorov, dışında da özel bir muhafaza kubbesinin oluşturulacağına dikkati çekerek, ''Aynı şekilde radyasyon yönünden tehlikeli maddeleri, reaktör binasının dışına çıkmasını engelleyecek mekanizmalar öngörülmüştür'' dedi.
Santralde özel eğitimli kalifiye elemanlar olacağını vurgulayan Egorov, şöyle devam etti:
''Olası kazalar bile hesaba dahil edildi. Örneğin uçağın santral üzerine düşmesi veya deprem olması durumunda mevcut durumun muhafaza edilmesi için tedbirler öngörülüyor. Yani reaktör binası gövdesinin olası kazalara karşı korunması öngörülüyor. Nitelik ve nicelik yönünden olan kazaların hepsini inceledik. Ağır hasarlar nadiren ortaya çıkıyor. Payı 10 bin yılda bir. Minimal düzeyde de olsa bu olasılığı da göz önünde bulundurup, santrali tasarlayacağız.''
Fukuşima'da ortaya çıkan sorunda gerekli tedbir alınamadığını ve soğutmanın devamının sağlanamadığını dile getiren Egorov, ''Yapacağımız işi şöyle özetlemek istiyorum; 1 metre kalınlıkta özel bir betondan imal edilen bir duvarla kaplı, içinde çelik betonarme bir yapı inşa edeceğiz. Yine dış tarafta kubbe inşa edilmiş yine bir zar olacak. Yani olası kazaların ardından sızmalar engellenecek. Ayrıca aynı anda birden fazla sorunun ortaya çıkması da hesaba katılarak inşaata başlayacağız'' diye konuştu.
Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili ÇED Raporu'nun Türkiye'den alınacağını bildiren Egorov, ''20 yıldır Akkuyu sahası inceleniyor. Depreme dayanıklılık çalışmaları yapılıyor. Bununla ilgili Türk uzmanlarla çalışılıyor. Sismik olarak onlar bölgeyi iyi biliyor. Onların çalışması sonucu kararı belirliyoruz. Türkiye'nin güneyi çok gelişmiş ve elektrik enerjisine ihtiyaç var. Stratejik başlangıç olarak bence Mersin doğru nokta. Diğer bölgelerde başka santraller de olacaktır. Çünkü enerji tedarikinde dengeleme çok önemli. İstikrarlı ve yedekli tedarik oluşturulmalı. Bu şekilde maliyetler makul seviyelere çekilecektir'' dedi.
Katılımcılardan birinin Alman hükümetinin 7 nükleer santralini kapattığını hatırlatması üzerine Egorov, söz konusu kapatılan santrallerin son derece yaşlı olduğunu, bu yüzden de kapatma kararı alındığını savundu.
Akkuyu NGS Elektrik A.Ş. Genel Müdür Yardımcıları Rauf Kasumov ile İlya Simirnov'un da katıldığı toplantı, soru cevap bölümüyle devam etti.
-Çevrecilerin protestosu-
Bu arada toplantının yapılacağını öğrenerek, MTSO önünde toplanan bir grup, toplantı salonuna girmek istedi. Polis ekiplerinin içeriye almadığı çevreciler, bir süre ısrar ederek, toplantıya girmek istedi.
Sivil polis ekiplerinin MTSO önüne barikat kurarak salondan uzaklaştırmaya çalıştığı grup üyeleriyle polisler arasında zaman zaman gerginlik yaşandı. MTSO önüne siyah çelenk koyan eylemciler alkışlar ve sloganlarla salona alınmamalarını protesto etti.
Daha sonra grup adına açıklama yapan Recep Kara, nükleer santrallerin insan sağlığına olumsuz etkilerinin olacağını iddia ederek, kentte ve Türkiye'de nükleer santral yapılmasına izin vermeyeceklerini kaydetti.
Ayrıca, toplantı sırasında da bazı katılımcılar, ilgililer konuşmaya başlayınca salonu terk etti.
Haber Kaynağı : Haber7.com
