Koş Oscar koş!

Londra Olimpiyatları'nda, atletizm erkekler 400 metre elemelerinde yarışan Güney Afrikalı ampute atlet Oscar Pistorius, yarı finale kaldı.

Koş Oscar koş!

LONDRA - Olimpiyat Stadı'nda yapılan seçmelerde, 1. seride piste çıkan Pistorius, 45.44'lük derecesiyle kendi adına sezonun en iyi zamanını yaparak ikinci oldu. Seride ilk sırayı Dominik Cumhuriyeti 'nden Santos Lugelin, 45.04'lük derecesiyle aldı. 400 metrede yarı final yarın akşam TSİ 22.40'da koşulacak.

''BACAKLARI OLMAYAN EN HIZLI ADAM''

Geçen ay aldığı sürpriz haber, Oscar Pistorius'un çocukluk hayallerini gerçeğe dönüştürdü. Bu öylesine sürreal bir hayaldi ki bugün bile gerçekleştiğine inanmak güç. Düşünün ki iki bacağı olmadan doğan bir çocuk büyüyor ve dünyanın en hızlı adamlarından biri oluyor.

Eurosport'un derlediği habere göre; Pistorius geçmiş yıllarda koştuğu bir kaç yarışla Olimpiyat barajını aşmış ancak 2012'de yaptığı dereceler Olimpiyat A barajı için yetmemiş ve kelimenin tam anlamıyla O'nu barajın kıyısından (0,22 saniye kadar) döndürmüştü.

olimpiyat hayalleri geçmişte olduğu gibi yine suya düşmüştü ancak ülkesinin atletizm federasyonu imdadına yetişti. Güney Afrika 4x400 bayrak takımında ve 400 metrede yarışmaya layık bulunan 25 yaşındaki atlet tarihte Olimpiyat'a katılan ilk ampute atlet olma onuruna erişti.

PROTEZ BACAKLAR İLE HIZIN ANLAMI

Protez bacaklarla koşan atlet, son birkaç yılda sporu göz ucuyla takip edenlerin bile tanıdığı bir figüre dönüştü. Pistorius'un şimdi bir de Olimpiyat'a katılacak olması spor için yepyeni bir dönemin müjdecisi adeta. Atletin yarışlarda kullandığı Cheetahs isimli J şeklindeki karbon fiber protezleri geliştiren Biomechatronics Group'un direktörü Hugh Herr, onun bu başarısının spordan öte anlamlar taşıdığını söylüyor: "Bugün spor için elbette harika bir gün. Ancak daha da ötesi eşit haklar için mücadele eden herkes için harika bir gün bu."

Ampute bir atletin sporun en prestijli sahnesinde yer alacak olması elbette insanları heyecanlandırıyor. Ancak aksini düşünenler de var. Karbon fiber protezlerin zıplama hareketinde Pistorius'a haksız avantaj sağladığı iddiaları daha önceden olduğu gibi Olimpiyat'la beraber yine gündeme gelecek gibi. Öyle ki, 2008 yılında bu iddialar yüzünden Uluslararası Atletizm Federasyonu, Pistorius'u yarışmalardan men etmişti. Ancak aynı yıl Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'ne (CAS) başvuran atlet bu kararı geri aldırmayı başarmıştı. Çünkü yapılan araştırmalar, protezin bacağa göre hafif olsa da, normal bir atlete göre kalça hareketini sağlamak için ortalama dört kat daha fazla enerji harcattığını ortaya çıkarmıştı.

Ne olursa olsun 'bacakları olmayan en hızlı adam' bu yaz yalnızca Paralimpik Oyunları'nda değil, Usain Bolt ve Michael Phelps gibi gezegenin en gözde sporcularıyla birlikte Olimpiyat sahnesinde de yer alacak. Federasyondan aldığı daveti "Bugün hayatımın en gurur verici günlerinden biri" diyerek karşılayan Pistorius, Londra'da ülkesini en iyi şekilde temsil edeceğinin sözünü verdi.

Tarihe adını yazdıran bu genç adam Olimpiyat'ta kuşkusuz büyük bir heyecan fırtınası yaratacak; dünyanın dört bir yanında, engellere ve baskılara karşı mücadele eden herkese büyük ilham verecek. İki fibula kemiğinden yoksun doğan ve yalnızca 11 aylıkken dizlerine takılan protezlerle önce yürümeyi, sonra koşmayı öğrenen Pistorius imkansız diye bir şeyin olmadığının canlı kanıtı. Protezlerin şeklinden dolayı takılan ismiyle 'Blade Runner', spora ve insana farklı açılardan bakmamızı sağlıyor. Ve pek çok tartışmaya da yol veriyor. Daha önce eşine benzerine rastlanmayan bu atletin, azmine ve cesaretine hayran olanlar bir tarafta, doğuştan gelen bu handikapı, son teknoloji ürünü protez bacaklarla lehine çevirdiğini savunanlar diğer tarafta. Onu kalıpları yıkan bir idol olarak görenler de var, yarı robot yarı insana dönüşmüş bir oyunbozan olarak görenler de.

Cheetahs isimli protezleri geliştiren ekibin direktörü Hugh Herr, bu tartışmaları değerlendirirken, her şeyin çok başında olduğumuzu ve bu yaşananların gelecekte olacakların sadece küçük bir işareti olduğunu belirtiyor. Pistorius'un bizleri düşünmeye zorladığını söylerken, şöyle devam ediyor: "Biz insanlığın bugünden, geleceği bir parça görmesini sağlıyoruz. Ve şöyle sorular sorduruyoruz: İnsan olmak tam olarak ne demek?" (dha, aa)



YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner309

banner225

banner209