Yıldırım'ın avukatının ilginç müvekkilleri

Son yılların en enteresan avukatı Av. Faik ışık, Koyu Beşiktaşlı, bir dava nedeniyle Fenerbahçe'ye rücu ediyor, ölesiye hırçın olarak hakim karşısında değil, televole programlarında başkan aziz yıldırımı savunuyor, Bir zamanlar Başbakanın şiir davasına baktı, RP kökeninde erdoğanla beraberler

Yıldırım'ın avukatının ilginç müvekkilleri

 Şike soruşturması kapsamında gözaltına alınan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın savunmasını üstlenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın avukatlarından Faik Işık’ın İslami kesimin ünlü isimlerinin davalarına baktığı ortaya çıktı.
Işık, Amerika tarafından bir dönem kara listeye alınan Suudi işadamı  Yasin El Kadı’nın, RP'nin 'Gizli kasası' olduları öne sürülen Süleyman Mercümek ile Beşir Darçın'ın ve “Adnan Hoca” olarak tanınan sosyete cemaati lideri Adnan Oktar’ın avukatı olarak da biliniyor. Işık, iş çevrelerinde de iyi tanınıyor.

Işık’ın,  Başbakan Erdoğan’a yakın işadamları arasında yer alan Aksa Kazancı grubunun patronu Mehmet Kazancı ile de yakın iş ilişkileri bulunuyor. Enerji özelleştirmelerine rekor teklif verdiği ortağı Mehmet Emin Karamehmet ile davalık olan Mehmet Kazancı’yı bu davada savunan isimlerden birisi de Avukat Faik Işık. Aksa Kazancı Grubu’nun doğalgaz şirketlerinde de ortak olduğu ileri sürülen Işık aynı zamanda Turkcell'in ortaklarından Sonera Holding'in temsilcisi ve avukatı olarak görev yapıyor.
ERDOĞAN’IN AVUKATI
Işık, Başbakan Tayyip Erdoğan’ı, Siirt’te okuduğu bir şiir nedeniyle 1998 yılında 10 ay hapse mahkûm olduğu davada savunmuştu. Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında Siirt’te okuduğu bir şiir nedeniyle dönemin Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nde 1 ile 3 yıl hapis istemiyle dava açılmıştı. Davada Erdoğan’ı Hayati Yazıcı’yla birlikte Faik Işık savunmuştu. Erdoğan, 1998’de 10 ay hapis cezasına çarptırılmış ve siyasi yasaklı duruma gelmişti.
Avukat Işık, 2011 Ocak ayında da Erdoğan’ın ad ve soyadının baş harflerinden oluşan RTE markasını bütün sektörlerde geçerli olmak üzere tescil ettirmesi ile de tanınıyor. Işık, tescil işlemiyle ilgili yaptığı açıklamada Başbakan Erdoğan aleyhinde yazılı, resimli ve sözlü çirkin saldırı alanı olarak seçen bazı kişi ve organize yapılanmaların varlığının herkesin malumu olduğunu belirterek, RTE ibaresinin istismar amaçlı ve haksız kullanılmasının önlenmesi için başvuru yaptıklarını söylemişti.
MISIRLI TELEVİZYONCU’NUN DA AVUKATIYDI
Işık, Başbakan’ın “Ben kefilim” dediği için Türkiye’de de ismi üstünde çok tartışma yaratan, ABD’nin kara listesinde olan Yasin El Kadı’nın avukatlığını yapmasının yanı sıra 1990’lı yıllarda, Usame Bin Ladin’in adamı olduğu gerekçesiyle yakalanması için Emniyet tarafından bülten yayınlandığını öğrenince Mısır'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na sığınan Mısırlı televizyoncu Rafet Yahya Alazeab Abdau'nun da avukatlığını yapmıştı.
Türkiye ile Mısır arasında diplomatik krize neden olan Rafet Yahya Alazeab Abdau hakkında, Mısır Büyükelçiği tarafından İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nden bilgi istenirken, üst düzey bir Emniyet yetkilisi olayı, ‘‘Maalesef olay tam bir istihbarat fiyaskosu’’ olarak değerlendirmişti. 
Kriz çözüldükten sonra Mısır Başkonsolosluğu’nda basın toplantısı düzenleyen Abdau, El Cezire Televizyonu’nda çalıştığını anlatmış ve “Usame bin Ladin’le fotoğrafımın yan yana gelmesindense ölmeyi tercih ederim” demişti.
İSMİ BOĞAZ’DAKİ VİLLADA DA GEÇMİŞTİ
Bu arada Başbakan ve ailesinin kullandığı, ancak mal varlıklarında gösterilmediği ileri sürülen Boğaziçi’ndeki villaların yapımı aşamasında da Avukat Faik Işık’ın isminin geçtiği ortaya çıktı. Araştırmacı Gazeteci Tuncay Mollaveisoğlu, o dönemde Bağımsız Gündem’de yayınlanan, “Sayın Erdoğan Rasim Güler’i tanıyor musun?” başlıklı yazısında şu iddiaları gündeme getirmişti:
Yer: Emirgan Reşitpaşa… Aykan Sokak, 10 numaradaki villada hararetli bir inşaat sürüyor… Bu inşaatı ilginç kılan yasal dayanağının olmaması. Daha açık ifade ile yasadışı olması. Çünkü burası Boğaziçi öngörünüm etkilenme alanında… Yani çivi bile çakılamaz denilen yapılardan biri… Öyle ki villaya komşu olanlar başlarına akan çatılarını bile onaramıyor…
Peki böyle bir adreste yasalara rağmen herkesin gözü önünde milyon dolarlık villaya kaçak bir değil, iki kat birden nasıl atılabilir? Bu sorunun yanıtı bizi İstanbul’dan kilometrelerce uzağa, Sivas’ın Gölbaşı ilçesindeki bir noter bürosuna götürüyor. Noterde Rasim Güler adındaki bir işadamı kendisi ile ilgili tüm iş ve işlemler için bir avukata vekâlet veriyor. Vekâleti alan avukatın adı Faik Işık… Faik Işık tanıdık bir isim…

Başbakan Erdoğan’ın avukatı… Işık aynı zamanda Erdoğan’ın kefil olduğu küresel terörist olmakla suçlanan Yasin El Kadının da avukatı… Işık’ın bir başka özelliği yine Erdoğan’ın işadamlarından oluşan aile fotoğrafında yer alan Aksa Kazancı grubunun doğalgaz şirketlerinde de ortak olması… Yani Faik Işık sıradan bir isim değil. Başbakan ile yakın ilişkisi olan, Erdoğan ve yeni zenginlerden oluşan çevrenin avukatlığını yapan bir isim.
Peki Faik Işık’a vekalet veren Rasim Güler kim? Kamuoyuna henüz yabancı… İstanbul’da sıradan bir tekstilci… Sivaslı… Ama onu ilginç kılan Deniz Feneri yolsuzluğunda Almanya’da tutuklanan Mehmet Gürhan’ın köylüsü ve akrabası olması…
İstanbul’da satın alınacak milyonlarca dolarlık villa bu iki ismi Sivas’ta noterde bir araya getirmişti. Noterde bu işlemler yapıldığı sırada villanın üzerine henüz kaçak kat atılmamıştı. Villa Avusturyalı bir işadamına aitti. Başbakanın avukatı Faik Işık, Rasim Güler’den her türlü işlemi yapması için yetki alıyor ve kısa süre sonra İstanbul’da Rasim Güler bir villa sahibi oluyor…
Daha sonra bu adreste ilginç gelişmeler yaşanıyor. Komşular villaya Rasim Güler adında tanıdık olmayan bir ismin taşınacağını düşünürken bir anda karşılarında Başbakan Erdoğan’ın kardeşi Mustafa Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan’ı buluyorlar. İşte yaklaşık 2 milyon dolara Boğaziçi’nde satın alınan villaya kaçak kat attıran güç Erdoğan ailesinin “Başbakanlık” gücü. Sarıyer Belediyesi'ne yapılan çok sayıda şikâyete rağmen inşaat sürdü ve kısa zamanda tamamlandı… 2 milyon dolarlık villa bir anda 5 milyon dolar değere ulaştı. Üstelik komşuları kendi evlerine çivi bile çakamazken.
Bu skandalda Rasim Güler adı da önemli… Tıpkı Erdoğan’ın çocuklarının pırlanta şirketindeki paravan isim Ekrem Tosun gibi, Rasim Güler de benzer bir organizasyonda karşımıza çıkıyor. Villa Rasim Güler’e ait görünse de Erdoğan ailesinin işlerini yürüttüğü bir ofis haline geliyor. Bir villanın neden bu kadar dolambaçlı yollardan satın alındığı sorusu bir yana, Erdoğan ailesinin kısa zamanda gemilerden villara ulaşan mal varlığındaki genişleme merak uyandırıyor… Rasim Güler’in Deniz Feneri hükümlüsü Mehmet Gürhan’ın akrabası olması da ilginç bir tesadüf olsa gerek.

ADALETİ DON LASTİĞİ İLE ÖLÇMÜŞTÜ
Yıldırım’ın avukatı katıldığı bir televizyon programında adaleti don lastiği ile ölçmesiyle de gündeme gelmişti. Tvnet’te 18 Şubat 2010’da yayınlanan ve sunuculuğunu Metin Mutanoğlu’nun yaptığı "Tutanak" programında, o dönem gündemde olan "Hakimler Ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun Erzincan’da devam eden bir duruşma kapsamında Erzurum Özel yetkili savcısını ve başka 4 savcıyı daha görevden almasının hukuka aykırı olup olmadığı" ve "Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun böyle bir hakkı var mı?” soruları tartışılmış, programın tartışmacıları arasında bulunan Avukat Faik Işık programın ilerleyen saatlerinde yanında bulunan bir cetvel ve bir don lastiğini çıkartarak hukuku ölçmüştü. 

SİVİL HABER

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner309

banner225

banner209