Kırıcı, dökücü olmayacaksınız

Saadet partisi YİK başkanı Asiltürk, üniversite başkanlarına seslendi:

Kırıcı, dökücü olmayacaksınız
 AGD’nin aylık gerçekleşen Üniversite Başkanları Toplantısı’na katılan Saadet Partisi YİK Başkanı Oğuzhan Asiltürk, gençlere tavsiyelerde bulundu, uyarılar yaptı. Asiltürk, “Kırıcı, dökücü olmayacaksınız. Sizler karşı taraftaki gruplara hakaret eder onları eleştirirseniz, yeni bir dünyayı kuracak insan bulamazsınız” diye uyarılarda bulundu.

 Anadolu Gençlik Derneği Genel Merkez Üniversite Komisyonu aylık olarak yaptığı üniversite başkanları toplantısını icra etti. 165 üniversite ve temsilci üniversite başkanlarının katıldığı program Kuran-ı Kerim tilavetiyle başladı. Aylık mutat olarak gerçekleştirilen toplantıda Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk ve AGD Genel Başkanı Salih Turhan birer konuşma gerçekleştirdi.

Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk, konuşmasında önemli mesajlar verdi. “Neden buradasınız” diyerek konuşmasına başlayan Asiltürk: ‘’Bizler akıllı olduğumuz için değil, Allah’ın bize acıması ve lütfünden dolayı buradayız. Eğer ki bizler buradaysak ne de olsa Milli Görüşçüyüz kurtulduk diyemeyiz. Çalışmak mücadele etmek zorundayız’’ dedi. Hıristiyanların din anlayışından örnek veren Asiltürk; ‘’Onlar dinlerini yaşıyor. Kiliseleri vergi topluyor. Laiklik olmasına rağmen dinleri ile yönetiliyorlar ve onlar dinlerini yaşamak için her şeylerini ortaya koymuşken bizler inanlar olarak oturamayız. Canımızla malımızla mücadele etmek zorundayız.’’ dedi.

Başkasına Hakaret Ederseniz, Yeni Bir Dünyayı Kuramazsınız

Mücadele etmemizin gerekliliklerinden de bahseden Asiltürk; “İnsanlar ahreti bilseler dünyalık peşinde koşmayı bırakıp gayret ederler. Sizler üniversitedeki temsilcilerimizsiniz, durmayacaksınız. Gece gündüz canla başla çaba sarf ederek insanlara davamızı anlatacaksınız. Kırıcı dökücü olmayacaksınız ve sizler karşı tarafta ki gruplara hakaret eder onları eleştirirseniz yeni bir dünyayı kuracak insan bulamazsınız’’ dedi.

Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkan Turhan ise konuşmasında üniversite başkanlarının çalışmalardaki öneminden bahsetti. Turhan, ‘’Sizler Musap Bin Umeyr gibi Doğuda, Güneydoğuda, Batıda, Kuzeyde yani  Türkiye’nin dört bir tarafında iyinin, güzelin, faydalının, hakkın ve adaletin tesisi için gayret  ediyorsunuz. Kiminiz maddi imkansızlıklar kiminiz ailevi sebeplerden ötürü zor durumlarda kalıyor, sıkıntılar çekiyorsunuz. Buna rağmen sizler ‘Allah bize yeter’ diyerek mücadeleye devam ediyorsunuz.’’ dedi.

Coğrafyamızda Sosyolojik Bir Savaş Sürüyor

Bu coğrafyanın güvenliğin sadece sınırların ya da tesislerin korunması ile sağlanamayacağından bahseden Turhan konuşmalarının devamında; ‘’Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak, Milli Görüşçüler olarak bizim en önemli görevimiz bugün paramparça olmuş bu İslam coğrafyasının yeniden sosyolojik bütünlüğünü sağlamaktır. Bu coğrafyanın güvenliği aynı zamanda sosyolojik güvenliğin sağlanmasıdır. Tüm uluslararası haber ajanslarında Irak’tan bahsederken Sünniler, Şiiler ve Kürtler şeklinde bahsetmek; Suriye’den bahsederken Sünniler, Şiiler ve Kürtler şeklinde bahsetmek; Türkiye’den bahsederken Türkler, Kürtler ve Aleviler şeklinde bahsetmek sosyolojik bir savaştır. İslam Coğrafyasının tarumar edilmesi sıcak savaştan ziyade sosyolojik savaş ile olmaktadır. Sıcak savaş kısa sürelidir, yaptığı fiziki tahribat ağırdır, can kaybı fazladır ancak bu coğrafyayı asıl tarumar eden sosyolojik savaştır’’ şeklinde konuştu.

“Üzerinde yaşadığımız İslam Coğrafyası bizim evimizdir” diyen Genel Başkan Turhan; konuşmasını şöyle sürdürdü:  ‘’Bir ev düşünün. Bahçesi duvarlarla ve tel örgülerle çevrili. Tüm pencereler kilitli, dış kapı kilitli, odadan odaya geçiş denetim altında, her odada kamera var. Aile reisi 7 / 24 aile fertlerine karşı teyakkuz halinde. Ailenin her bir bireyi bir iç tehdit olarak algılanıyor.  Şimdi bütün bunlara gerekçe olarak da ailenin güvenliği gösteriliyor. Bu evde insanların nefes alması, birlikte yaşayabilmesi mümkün değildir. Buradaki tüm unsurlar bu coğrafyanın hane halkıdır. Bu unsurlar arasında karşılıklı güven tesis edilirse bu coğrafya yaşanılabilir bir yer olur”

 “Aksi takdirde bugünkü gibi her topluluğun kendinden olmayanı ötekileştirdiği ve tehdit olarak algıladığı yarı açık bir cezaevine dönüşür.’’ şeklinde ifade ederek konuşmalarını teşkilat çalışmaları ile sonlandıran Genel Başkan; ‘’ İllerinizden ayrılmayın. Ne olursa olsun üniversitelerinizi bırakmayın. Gecenizle gündüzünüzle gayret edin mücadele edin. Unutmayın! Yarın ahrette dirildiğinizde bu çalışmalarla hesaba çekilecek ve biiznillah bu çalışmalar sayesinde Efendimiz (s.a.v)’e komşu olacaksınız. Rabbim çalışmalarınızda yardımcınız olsun.’’dedi.

SİVİL HABER

Güncelleme Tarihi: 23 Aralık 2014, 02:30
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner309

banner225

banner209