- CHP, MYK SEÇİM SONUÇLARINI DEĞERLENDİRDİ

CHP SÖZCÜSÜ HALUK KOÇ: “MİLLETİN MESAJINI ALDIK” “ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜN ADRESİ CHP OLMAYACAKTIR”

-	CHP, MYK SEÇİM SONUÇLARINI DEĞERLENDİRDİ
 -         Tüm Muhalefet partileri ortak paydalarda buluşmak gerektiğini görmezden gelemez BU SÜREÇLER TEK KİŞİNİN HIRSLARIYLA, SAPLANTILARIYLA, ENGELLEMERİYLE KARŞILAŞMAMALI”

 

-         HALUK KOÇ, TÜM PARTİLERİN 7 HAZİRAN SEÇİM SONUÇLARINI DEĞERLENDİRMESİNİ İSTEYEREK;

“HÜKÜMET OLMA YÖNÜNDE HALKIN MESAJI ETE KEMİĞE BÜRÜNMELİ” DEDİ.

 

 

 

 

 

-         HALUK KOÇ, KOALİSYON İÇİN CHP’NİN KIRMIZI ÇİZGİLERİNİ AÇIKLADI:

·       Türkiye’de mevcut anayasanın sınırları içerisinde hareket edilmeli

·       Türkiye’de tekrar Hukuk Devleti kuralları geçerli olmalı

·       Türkiye’de çarpık gelir dağılımı, adaletsizliği düzeltilmelidir

·       Ekonomide keyfi yönetime son verilecek ve özerk kurumlar bağımsız çalışacak

·       Siyasete ve adalete tekrar güven duyulmalı

-         TBMM BAŞKANLIĞI SİYASİ KOMBİNASYONLARA GÖRE DEĞERLENDİRİLİR

 

 

Değerli arkadaşlarım, bir 9 dakika gecikmeyle karşınızdayım. Pek alışılagelmedik bir durum. Ama bazı değerlendirmeleri alarak huzurunuza gelmek istedim. Öncelikle hoşgeldiniz.

Seçimlerden sonra Cumhuriyet Halk Partisi Merkez Yönetim Kurulu bugün ilk değerlendirme toplantısını yapıyor ve toplantıda devam ediyor. Seçimlerin genel sonuçlarını masaya yatırdı. Bu sonuçlarla ilgili seçimlerin hemen akabinde 2 saat sonra, 3 saat sonra sıcağı sıcağına bazı açıklamalar yapmıştım. Bazı hala eski yandaşlık günlerinde olan yayın organlarında beni başka bir gezegenden dünyaya düşmüş bir kişi olarak yorumlayan yazılar okudum. O değerli arkadaşlarıma şunu söylüyorum. 13 senedir bu ülkede bir bası ikliminde siyaset yapmaya çalışan bir siyasi partini mensubu ve sözcüsü olarak başka gezenden değil, tam bu dünyanın, Türkiye’nin gerçekleriyle buluşan biri olarak onları söyledim. Kendi dünyaları çok farklı olduğu için gezegen tanımlaması yapmış. Alışacaklar. Kolay değil yandaşlık. Mutlaka aynı gezegende yaşadığımızı, eşit haklara sahip olduğumuzu hepsi öğrenecek. Sizlerle de hepsi eşit haklara sahip olduklarını öğrenecekler. İklim böyle oluyor.

Değerli arkadaşlarım, o gecede ifade etmiştim huzurlarınızda. Sandıkta kazananın demokrasi olduğunu, milletin sağduyusunun Türkiye’de çok önemli bir dönemeçte karar vererek Türkiye’nin önünü açtığını ifade etmiştim. Neydi bu? Yani baskıcı bir yönetim anlayışına, demokrasiden adım adım uzaklaşan, kendisini oraya getiren hak ve özgürlükleri daha sonra budayarak orada kalmaya çalışan bir yapıya karşı milletin 7 Haziran günü sandıkta hayır dediğini ifade etmiştim.

Baskıcı rejim arayışları, kin, nefret söylemleri, kutuplaşma, içeride ve dışarıda çatışma arayışları, havuzlar dışında halkın yoksullaştırıldığı ekonomik süreçler, kibir, keyfilik, hukuk dışılık, evrensel hukuk standartlarının tamamen unutulması. Bir iktidar sopası olarak hukuk kavramının ülkeye dayatılması ve bütün bunların üzerine yolsuzluklarla ilgili tüm iddiaların soruşturulmadan, yargıya götürülmeden, kovuşturulmadan üzerinin siyasi güçle örtülme gayretleri. Yani bütün bunlar milleti 7 Haziran gecesi bir tercih yapmaya zorlamıştır. O tercihte de AKP o gün itibarıyla, o akşam itibarıyla tek başına iktidar olma şansını yitirmiştir. İktidardan düşmüş bir hukuki gerçek AKP için karşımızdadır.

Değerli arkadaşlarım, bu sonuçlardan sonra şimdi milletimizin muhalefet partileri olarak şuana kadar görev yapan partilere siyasi olarak bazı taleplerinin olduğunu hepimizin okuması gerekiyor. Nedir bunlar? Kardeşim biz size taleplerimizi 7 Haziran’da ilettik. Bütün bu söylediklerinizi dinledik 2 ay boyunca. O sıkıntıların önemli bir kısmını yaşadık ve bunları bize yaşatanı 276’nın altına çektik, sizi bu sorunların çözümü için bu mesajları okumakla görevlendirdik. 7 Haziran’ı böyle okumak lazım. Yani kestirme cevaplarla, kestirme siyasi yorumlarla 7 Haziran’ı okumadan geçmek mümkün değildir.

Şimdi bu mesajları Cumhuriyet Halk Partisi olarak o geceden itibaren okuduğumuzu ifade ettik. Bugüne kadar kendisini her şeyi yapmaya muktedir gören tek bir kişinin demokrasimizde yıprattığı tüm değerleri onarmak, yerli yerine getirmek sorumluluğunu milletin bu mesajlarımı iyi okuyun dediği muhalefet partilerinin çok iyi okuması gerekiyor.

Değerli arkadaşlarım, demokrasinin bir uzlaşma kültürü olduğunu unutmamamız lazım. Toplumumuza verilen sözler doğrultusunda geniş, ortak paydalarda buluşmak gereğini görmezden gelmemek gerekiyor.

Burada söylediklerim çok net ve açık. Bu mesajların değerlendirilmesi, süreçleri söyledim. Bunun ekonomik boyutu da var ve özellikle muhalefet partileri toplumdaki gelir dağılımı çarpıklığını giderecek sosyal, ekonomik öneriler, başta Cumhuriyet Halk Partisi seçim bildirgesi olmak üzere ve demokrasiyi tarif eden tüm kurum ve kurallarda yaşanan yıpratmaları, değer kayıplarını giderecek bir onarım dönemi. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin ve parlamenter demokrasinin güçlendirilmesi yönündeki siyasi önerilerini millet okudu, her üç siyasi partiyi de, muhalefet partisini de bunlar ilgilendiriyor. Ve ben mesajları aldım, bulunduğum noktada tercihlerimi sizlerden yana yaptım. Şimdi sizin sözlerinizi yerine getirme zamanınız diyor.

7 Haziran ve sonrası için her türlü jimnastiği yapanlar, öncelikle muhalefet partilerine millet tarafından aktarılan bu mesajı iyi okumak, iyi değerlendirmek gerekiyor.

Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz o gecede ifade ettim aynı tümceyi tekrar vurguluyorum. Demokrasimizin tüm kurum ve kurallarıyla işlerlik kazanması için, ekonomideki çarpık gelir dağılımını giderecek, refahı tabana yayacak her türlü sosyoekonomik tedbirin politika olarak vaat edilenler boyutunda yaşama geçirilmesi için ki bir tek CHP’nin vaadi değil bu. Hatırlayın bir ay öncesini. Biz, bizim üzerimize düşen sorumluluğumuzun bilincindeyiz.

Herkes şunu çok iyi değerlendirsin. Çözümsüzlüğün bu süreçte adresi asla Cumhuriyet Halk Partisi olmayacaktır. Bizler bize verilen mesajı okuyoruz, diğer partilerimizin de durum değerlendirmesi yapması gerekir ve biran önce Türkiye’yi parlamenter rejimin güçlendirildiği, demokrasinin kurum ve kurallarıyla tekrar rayına oturtulduğu, gelir dağılım çarpıklığının giderildiği, Türkiye’nin tekrar üreten, ürettiğini hakça bölüşen bir ülke haline getirilmesi için içeride ve dışarıda çatışma arayan değil, barışı, kardeşliği, huzuru arayan bir ülke olarak yoluna devam etmesi için Cumhuriyet Halk Partisi milletin verdiği mesajı sorumluluk olarak üzerine almıştır ve diğer partilerimizin de bu mesajı iyi değerlendirmesi gerektiğinin bir kere daha altını çizmek istiyorum.

Şimdilik söyleyeceğim çerçevede iletmek istediğim mesajlar kamuoyuna bu yönde. Sorularınız varsa, benzer sorularsa bir kişi sorduğunda diğerleri de geçmiş olur.

Soru- Efendim sizin mesajınız açık açık muhalefet partilerineydi. Biraz kestirme sözlerden kaçtınız ama ben biraz kestirme soracağım. Açık açık MHP ve HDP’ye bu hükümeti kurabiliriz diyor musunuz? Bu söylediklerinizi bu şekilde mi ifade edelim. Çünkü biz biraz öyle anladık.

Bir ikinci sorumda Meclis Başkanlığı noktasında olacak. Önümüzde ilk sınav orada olacak. Muhalefet partileri olarak ve CHP olarak siz meclis başkanlığı için ne düşünüyorsunuz? Bir adayınız var mıdır, oldu mu, belirlendi mi?

Son olarak da soruşturma komisyonunun kurulması tekrar gündeme gelebilir mi? Muhalefet çoğunlukta şuan itibariyle. Meclis çalışmaya başlayınca böyle bir adımınız olacak mı?

Haluk KOÇ- Şimdi ben milletin mesajının Cumhuriyet Halk Partisi tarafından okunuşunu size tercüme ettim. Bu mesaj tek Cumhuriyet Halk Partisine verilmedi. Bu mesaj belirli oy yüzdeleri halinde diğer muhalefet partilerine de verildi. Ben bu mesajın, millet tarafından verilen bu mesajın, 7 Haziran mesajının herkes tarafından siyasi sorumluluk içinde değerlendirilmesi gereğinin altını çizdim. Bu mesaj kime gidiyor, kime gitmiyor bunun değerlendirmesi ortada. Yani Türkiye’yi bugüne getiren siyasi gücün, onları da özetledim. O kibrin, o ben bilirim, ben dayatırım, ben yaparım, kimseye danışmam havasının ve Türkiye’yi bugün içine soktuğu hem siyasi, hem ekonomik, hem dış siyaset konjonktüründeki açmazların, herhalde mesaj onlara verilmedi. Yani bazen arife tarif gerekmiyor değil mi?

Şimdi diğer konulara gelince; değerli arkadaşım daha mazbatalarımızı almadık itiraz süresi devam ediyor. Mazbatalarımızı aldıktan sonra tabi ki ondan sonraki sürecin önce bir kesin sonuçlar ilan edildikten sonraki süreçte bir geçici başkan başkanlığında toplanacak mecliste bir yemin töreni, ondan sonra Meclis Başkanlığı için adaylık başvurularının olduğu bir iki günlük yanılmıyorsam veya 4 günlük süre. Ondan sonrasında başkanlık seçimi, ondan sonrasında başkanlık divanının oluşumu, ondan sonra komisyonların oluşumu ve ondan sonra milletvekillerinin süreçle ilgili denetim işlevlerinin anayasanın ve içtüzüğün verdiği yetkiler çerçevesinde kullanabilmelerinin yolunun açılması.

Bu konuda Cumhuriyet Halk Partisinin tavrı çok net ve açık. Üzerimize düşeni mutlaka yapacağız. Ancak ben bu mesajın bir hükümet oluşturma yönünde mutlaka ete, kemiğe bürünmesi gerektiğini, çünkü bu halkın taleplerinin mecliste siyaseten yerine getirilmesi görevinin de olduğunu sorumlu olan kesimlere hatırlatmak istedim.

Soru- AKP’yle herhangi bir muhalefet partisinin koalisyon kurması kuracak olan partiye nasıl bir fatura çıkarır? Oy düşüşü endişesi olur mu?

Haluk KOÇ- Şimdi bir basın toplantısındayız ve bugüne ait gözlemlerimizi, değerlendirmelerimizi sunuyoruz. Siyasi analizler tabi her siyasi partinin kendi siyaset sorumlularınca yönetim kademeleri tarafından değerlendirilir. Cumhuriyet Halk Partisi adına Sayın Genel Başkanımız dün kamuoyuna yansıyan açıklamalarında milletin verdiği mesajda herhalde iktidar partisinin bu işte sorumluluk alması yönünde bir mesajı olduğunu düşünmediğini ifade etti. Bizlerde aynı görüşteyiz.

Soru- Koalisyon seçenekleri için daha çok muhalefet partilerine yönelik bir çağrınız oldu. Mesajı biz aldık onlarda almalı yönünde. Peki CHP’nin kırmızı çizgileri nelerdir efendim?

Haluk KOÇ- Şimdi tablo ortada, açık, net. Yani bunları kırmızı çizgi olarak ifade etmekten önce söylediğim cümleler içerisinde zaten bunlar mevcut. Türkiye’de mevcut anayasanın sınırları içerisinde hareket edilmesini sağlamak. Türkiye’de tekrar hukuk devleti kurallarının geçerli olmasını sağlamak, Türkiye’deki çarpık gelir dağılımı adaletsizliğinden doğan sorunların, seçim bildirgesinde ifade edildiği gibi tashihine, düzeltilmesine dönük tedbirler almak. Değil mi? Yine ekonomide keyfi yönetime son verecek ciddi, tutarlı, bugünkü özerk kurumların bağımsız çalışmasını sağlayarak ekonominin kurallarının tam işlediği bir siyasi güvenceyi bütün piyasa aktörlerine vermek ama sosyal devlet ilkesini de koruyarak değil mi? Yani siyasete ve adalete duyulan güven duygusunun mutlaka azalmasını düzeltmek, tedavi etmek, bütün bunları siyasi atılacak adımlar olarak da tercüme edebilirsiniz. Söylediğimiz açık. Milletin verdiği mesaj bu. Bu baskıdan biz bıktık.

Her gün televizyonlarda gözlerini çıkartarak, damarlarını şişirerek, ellerindeki yetkiyi medyaya baskı yaparak herkese hakaret etmek olarak kullanan siyasetçileri dinlemekten bıktık. Neyse iki gün oldu. Bir gazetemizin manşetindeki gibi herkes kafasını dinliyor herhalde.

Soru- Efendim Meclis Başkanlığı ismi için Deniz Baykal’ın da ismi geçiyor. Sayın Enis Berberoğlu’nun da bu yönde herhalde bir açıklaması oldu bir televizyon kanalına. Bu konuyla ilgili bir düşünceniz var mıdır?

Birde bununla birlikte muhtemel koalisyon senaryoları içerisinde HDP biraz daha olumu açıklamalar yapıyor ancak MHP’den biraz o kapıyı kapattı gibi duruyor şuan itibariyle. Bir temasınız oldu mu MHP’yle?

Haluk KOÇ- Bir resmi temas yok. Bunlar çok açık. Ben sadece bakın yine söyledim. Olması gereken bir siyasi atmosferi milletin verdiği oylarla talep ettiği siyaset şeklini ya da atılması gereken adımları ifade ettim ve biz bunları okuduğumuzu, anladığımızı, yorumladığımızı ve siyaseten bu işin bize verilen hedefler doğrultusunda, gösterilen işaretler noktasında Cumhuriyet Halk Partisinin yürüyeceğini ifade ettim.

İsim konusunda herhangi bir şey söylemek şimdilik mümkün değil. Çünkü bu görüşmeler herhalde önümüzdeki haftadan itibaren çok daha açık, net yapılacak. O noktaya geldiğinde tabi ki Meclis Başkanlığı pozisyonu da gelişecek olan siyasi kombinasyonlarda mutlaka ki değerlendirilecek bir konu. O şekilde isimlerin tartışılması bence daha uygun olur. Şu aşamada bir şey söylemek için çok erken.

Soru- Efendim HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş koalisyon senaryoları arasında önceliğin AKP ve CHP arasında olduğunu belirtti. Aynı zamanda dünde Sayın Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu vermiş olduğu mesajlarda şu soruya Başbakan hükümet kurma görevini alırsa görüşecek misiniz sorusuna evet seçmen parlamentoda oturun ve uzlaşın mesajını verdi. Bu görüşmeyi yapacağız. Buradan AKP’ye CHP’nin kapılarını kapatmadığı fikrini çıkarabilir miyiz?

Haluk KOÇ- Sayın Genel Başkanımızın sizin söylediğiniz konuşmasının beyanatlarının hemen arkasında bu mesajların içerisinde millet AKP’yle oturun koalisyon yapın diye bir mesajı olmadığını da ekledi. Sizin eksik bıraktığınız yeri de ben söyleyeyim. Böylece sorunuzda karşılık bulmuş oluyor.

Sayın Demirtaş’a gelince, o seçenekler içerisinde kendisinin bir takım aldığı oylara karşı ihanet etmeyeceklerini açıklayan bir demeçleri de var biliyorsunuz kendisinin ve sözcülerinin ya da bir milletvekillerinin. O çerçevede bakmak gerekir. Cumhuriyet Halk Partisi şuanda bulunduğu noktada 7 Haziran sonrası değerlendirmesini yapmıştır. Dün bunu Sayın Genel Başkanımız açıkladı. Bugün ben elimden geldiğince bu mesajların kimlere ne şekilde nasıl millet tarafından verildiğini ifade etmeye çalıştım. Açık ve net konuştum.

Soru- Efendim koalisyon seçenekleri var masada. Ancak herhangi bir uzlaşı olmazsa erken seçimde tabi ki gündeme gelebilecek. Sizin erken seçime bakış açınız nasıl, nasıl değerlendiriyorsunuz?

Haluk KOÇ- Şimdi birinci basamak geçilmeden siz bana birinci kattaki odaları soruyorsunuz. Önce basamakları bir çıkalım, siyaset gerçeklik üzerine kurulur. Aşama aşama bu süreçler gelişecek. Türkiye bu kültürü unuttu, uzlaşma kültürünü unuttu. Demokrasinin en temel kuramlarını unuttu. Çünkü yıllardır tek kişinin yönlendirdiği bir silsile içinde yürüyor. Onun için isterseniz sizin sorunuza son basamağa geldiğimiz zaman cevap vermek daha uygun olur.

Soru- Efendim bütün senaryoları tartışırken bende başka bir senaryodan bahsedeyim. Cumhuriyet Halk Partisinin azınlık hükümeti kurma olasılığı. Böyle bir düşünce toplantılarınızda tartıştınız mı? HDP ve MHP’nin güven oyu vererek destekleyeceği bir CHP azınlık hükümeti kurulur mu?

Haluk KOÇ- Değerli arkadaşlarım ben senaryolar üzerinde tartışmıyorum. Sadece seçimlerden daha 48 saat geçmişken 7 Haziran’da çıkan tablonun bugün önümüzde bulunduğumuz noktada, Cumhuriyet Halk Partisi noktasında bizim penceremizden nasıl okunması gerektiğini ifade ettim. Bu okumanın sadece bize değil AKP’yi ve 13 yıl Türkiye’ye yaşattıklarını hesap ederek oy kullanan daha farklı muhalefet partilerini tercih eden seçmenlerimiz tarafından o partilere de yönetildiğinin iyi değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdim. Yani senaryolara girersek sabaha kadar sürer. Yani senaryo tartışmak için değil sadece bir genel çerçeve. Genel çerçeveyi biz okuyoruz. Milletin mesajı bu. Okumanın gereğini hatırlatıyoruz.

Soru- Belki siz kendi açınızdan açık konuşuyorsunuz ama biraz daha netleştirebilir misiniz? Mesela Sayın Davutoğlu’na bu görev verildikten sonra ilk kez sizin kapınızı çalacak olursa AKP’ye yanıtınız ne olacak olası bir koalisyon konusunda? Siz kendi açınızdan netsiniz belki ama…

Haluk KOÇ- Şimdi bakın, gazeteci arkadaşlarımız iki kere iki dört ettiğini bize söyle diyorlar. İki kere iki değişik şekillerde hesaplanabilir değil mi? Parmakla sayabilirsiniz, alt alta da yazabilirsiniz, abaküste kullanabilirsiniz. Hepsini yapabilirsiniz. Benim söylemeye çalıştığım genel bir çerçeve. Türkiye’de unutulan demokratik teamüllerin, demokratik rejimin teamüllerinin, yani alışkanlıklarının, yani geleneklerinin yerleşmesi gerekiyor. Bu süreçler tek kişinin hırslarıyla, saplantılarıyla, engellemeleriyle karşılaşmamalı. Tabi ki, eğer böyle bir görev tevzi edilirse ki ilk partidir. Cumhuriyet Halk Partisiyle görüşmek isterse tabi ki randevu alır Sayın Genel Başkanımız ve yetkililerimizle görüşürler. Herkes düşüncesini söyler. Ama Cumhuriyet Halk Partisinin şuanda hani gezegenden bahsettim konuşmamın başında. Yani hangi enlemde, hangi boylamda durduğunu ifade ettim. Verilecek yanıtlarda bu çerçevede olacaktır. Bu süreçlerin işletilmesi gerekiyor.

Çok teşekkür ediyorum, iyi çalışmalar diliyorum.

 

SİVİL HABER

Güncelleme Tarihi: 10 Haziran 2015, 13:28
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner309

banner225

banner209