REYHAN AYDIN ''AK PARTİ DİYARBAKIR  İL BAŞKANI MUHAMMED AKAR’LA BÖLGEYİ DEĞERLENDİRDİ''

REYHAN AYDIN: Sayın Başkanım öncelikle yeni göreviniz hayırlı olsun. Bize kendinizi tanıtır mısınız?

MUHAMMED AKAR: İsmim Muhammet AKAR, hukukçuyum. Doğma, büyüme Diyarbakırlıyım. Refah Partisi Gençlik kollarından beride aynı çizgi üzerinde siyaset yapıyorum. Bir dönem memuriyetim oldu. Önce Refah Partisi şimdi de Ak Partimizde vazife yapıyorum. Meslek uzmanlığımız daha çok insan hakları ve azınlık hakları alanında oldu. Avrupa müstebatı , Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Kopenhag Kriterleri, Helsinki Nihai Senedi, bütün bu AB hukuk müstebatını oluşturan metinler üzerine çalışmalar yürüttüm. Avrupa İnsan hakları Mahkemesine başvuru mekanizmaları üzerinde çalıştım.Bu konuda uzmanlaştım. Avrupa İnsan hakları Mahkemesine epeyde bir dava başvurum oldu ve birçok davayı da kazandım. Yine 6 yıl boyuncada azınlık hakları ve ayrımcılıkla mücadele projesini koordine ettim.Yani Türkiyedeki bütün dezavantajlı gruplar; inanç grupları, Hıristiyanlar, Museviler , mezhebi olarak Aleviler üzerine çalışmalar yaptım.Yine etnik gruplar üzerine araştırmalar yaptım.Kendini dezavantajlı grup olarak nitelendiren Türkiye de eşitlik yurttaş özlemini duyan bu noktada taleplerini dile getirenler ile ilgili çalışmalar yaptım. AB bünyesinde bu konuda uzmanlaştım.

Ak Partide benim 2004 yılında resmen daha öncede fiilen 2 sene desteğimiz oldu ama 2004 senesinden itibaren de hizmet ediyorum. Şuan dada Ak Partide Diyarbakır İl Başkanıyım.

Çözüm Süreci meselesinde şunu ifade ediyorum. Kendimde fert olarak aile olarak biz bu maalesef geçmiş dönemde yaşadığımız acılı günlerden ötürü çok bedel ödedik.Birçok insan 12 Eylül de cezaevinde işkence gördü.Ben kendim 1986-1987 yıllarında polis tarafından işkenceye maruz kaldım. Belki de hukukçu olmam ve siyasetçi olmamı belirleyen olayda budur. O işkencelerden sonra kendini eksik hisseden ve zulüm altında olanların hepsinin hakkını savunmak için bir yola çıktık. Ak Partide kurulduğunda bütün bu ezilenlerin horlananların ötekileştirilenlerin ikinci sınıf muamelesi görenlerin sesi olarak kuruldu. Ve Tayyip Erdoğan’da cezaevinden çıktı, genel başkanımız olarak Başbakanımız olarak, bize önderlik etti, rehberlik etti. Yola çıktı bizde onun arkasından yürüdük.Bu geçen süre içerisinde 13 yıl içerisinde Türkiye de çok büyük değişimler yaşandı.Bizim hayal olarak gördüğümüz birçok şey artık gerçek oldu.

Bugün çok hayırlı bir süreç var önümüzde Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir hükümet bu meseleyi; ister biz milli birlik beraberlik süreci diyelim, ister çözüm süreci diyelim, ister Kürt sorununu çözme süreci diyelim. Yüreğini ortaya koymuş ve büyük bir gayretle de bu süreci yürütüyor. Çokta önemli bir merhaleye ulaştı bence, ben bu diyaloğun bu sürecin hayırla sonuçlanacağına inanıyorum. Fakat bildiğimiz gibi hem bu süreci hem de Türkiye’nin genel ilerlemesi yönünde bir paralel yapı var. Maalesef o paralel yapı hala bu sürecin tıkanması sekteye uğraması noktasında büyük bir gayret içerisindedir. Bu bir mücadeledir. Ben çözüm süreci konusunda net bir tavır ortaya koyacağım hem bu sürecin ilerlemesi konusunda bütün Diyarbakır bileşenlerini siyasi partilerin ve sosyal grupların bu işe katkı sağlaması için diyalog içinde olacağım.Birlikte siyaset üretmeye yöneleceğiz. Diğer taraftan da paralel yapıyla mücadele eden hükümetime ve partime de bu manada destek olacağız.

REYHAN AYDIN: Çözüm sürecinin şuan ki gidişatı ne durumda ve halk ne düşünüyor?

MUHAMMED AKAR: Halkın çözüm sürecini çok desteklediğini biliyorum. Bu konuda ciddi bir destek var. Bunu zaten sandıklar gösteriyor. Yerel seçimlerde Ak Parti’nin bütün karalamalara rağmen partimizin kesin galibiyeti ve zaferi oldu. Halkın desteği ve Allah’ın inayetiyle biz çözüm sürecini başarıya ulaştıracağız. Sabır gerektiriyor. Bir günde neticeye ulaşmak mümkün değil. Bu bir süreçtir. İsmi zaten üstünde büyük bir emek büyük bir sabır ve ortak bir akılla devam edecektir. Ben hükümette de partimizde de bu güçlü iradeyi karalı tutumu görüyorum. Yani tünelin ucundaki ışığın çok daha berrak hale geldiğini görüyorum. Elbette bazı yol kazalarında olabilir. Bazı zikzaklarda yaşanabilir. Fakat bu devam edecektir.

REYHAN AYDIN: Kobani olayları hakkında neler düşünüyor sunuz?

MUHAMMED AKAR: Doğrusu bu yıkım döküm vurma munsabını biliyorsunuz ki maalesef ekim olaylarını tetikleyenler ve açıklamalarını yapanlardır sorumlulukları. Bu manada halka borçları ödevleri de var. Bir kez daha böyle bir şey olmasın, yani halkı sokağa çağıran açıklamalar istemiyoruz. Vatandaşı siyasete, demokratik siyasete çağıran açıklamalar bekliyoruz. Yani herkesin sorumluluğunu yerin getirmesi lazım. Bizim meselelerimiz sokakta çözülmez, meselelerin yeri parlamentodur. Parlamento da yasaların değişmesi yeni anayasanın hazırlanması falan lazım. Eğer hükümet halka kulak kabartsaydı sosyal kesimlere gözünü yumsaydı amenna, derdik ki seslerini duyuramadılar. Ama bu demokratik bir tepki değil Biliyorsunuz ki hiçte demokratik olmayan şiddet olayları yaşandı ve neredeyse 50 insanımız hayatını kaybetti.

Biz bundan sonra tabi, esnaf ve diğerleriyle görüşeceğiz.5233 sayılı kanun bir yasamız var o yasa kapsamında bunların tazminatlarının ödenmesi söz konusudur. Onun dışında iş yapamadıkları gün itibariyle bir ödeme yakıp yapılmayacağını araştırmak gerekiyor. Yasa ne kadar el veriyor. 5233 sayılı kanun 5/8 yıl boşaltılan köylere zorla göçe maruz kalan veya örgüt tehdidiyle 10 yıl içerisinde boş kalan arazilerinin tazminatıyla ilgili ve ödendi. Burada eğer 3/5 veya 1 ay dükkânı kapalı kalmışsa o günlerinde hesaplanması gerekiyor.

REYHAN AYDIN: Sayın başkanım, Diyarbakır Ak Parti Teşkilatının anladığım kadarıyla tam donanımlı bir başkanı var. Hem bölge insanı olmanız, hem de almış olduğunuz eğitim ve çalışmalar neticesinde de halkın ve diğer tarafların mesajlarını doğru yorumlayacağınızdan da hiçbir şüphemiz yok. Bu bağlamda yeni görevinizde başarılar diliyorum. Hayırlı uğurlu olsun.

 MUHAMMED AKAR:.Akil Gençler Platformuna, Sivil habere ve size ziyaretinizden dolayı teşekkür ediyorum