Oyunu Oynayanlar

Sokak eylemlerinin iç yüzü…


PKK- DHKP-C ve Diğerleri

            Ülkemizde son dönemler de ortaya çıkan sokak eylemlerinin temelini, görünen basit sebepler dışında gerçek nedenleri inceleyeceğimiz bu yazıda, her gün yeni bir bahane ile sokağa dökülen kişilerin nasıl bir oyuna alet olduklarını göstermeye çalışacağız.

PKK (Partiya Karkeren Kürdistan) Kürdistan İşçi Partisi

1- PKK’nın üst kadroları barış sürecinden sonra yıllardır uğruna savaştıkları toprak kazanma hayalinden vazgeçmek zorunda kalacakları kanaatine ulaşmışlardır.

2- Bu kadrolar yıllarca silahlı mücadelelerinin sonunda, kuracakları ülke topraklarında yetkili alanlarda, hükümetlerde görev alacaklarını hesap ederek  sözde mücadelelerine devam etmişler, barış süreci ile bu hayallerinin son bulacağının farkına varmışlardır.

3-PKK, yöneticileri küçük bir bölgede de olsa egemen olmak ve bu egemenliği silahla sürdürmek istiyorlar. Bundan dolayı, Kürdistan’ın federal bir yapıya kavuşması halinde bile, PKK Kürt Federal yönetimini kendi silahlı güçleriyle hem de mutlak şekilde yönetmek istiyor.

4- PKK, bölgede her zaman bölge devletleriyle ittifak içinde olmuştur. Bölge devletleri de kendi çıkarları için PKK’yı desteklemişlerdir. PKK, bulunduğumuz aşamada da İran, Irak Maliki, Suriye Şii İttifakı içindedir. Bu ittifaka da silahlı hizmet edebilir. Silahla bu devletlerin çıkarlarını Türkiye’ye karşı koruyabilir. Bu nedenle de silahsız olamaz.

5- Abdullah Öcalan’ın aldığı çekilme kararından sonra PKK’nın en büyük gelir kaynaklarından olan mazot, eroin ve esrar ticareti ciddi sekteye uğramış, sınırdan operasyon, baskın bahanesi ile elini kolunu sallayarak geçen militanlar, sürecin başlaması ile bunu rahatlıkla yapamamaya başlamış ve bu sözde ticaretleri sekteye uğramıştır.

6-PKK üyelerinin çoğunluğu Suriye uyruklu. Suriye’nin belirli bölgelerinde Kürtler adamdan bile sayılmayacak kadar kötü durumdalar. Birçoğunun nüfus kaydı bile yok. Barış süreci sonuçlanır ise bu şahıslar Suriye’ye dönemeyeceği için sürekli olarak süreci sabote etme çabasındalar.

7- Türkiye'nin Suriye'ye askeri müdahale yönünde çok angaje bir tutum takınması KCK'yı rahatsız ediyor. Böyle bir askeri müdahale sonrasında Türkiye'nin Rojova'yı kapsayacak bir tampon bölge ya da oraya yönelik bir askeri kıskaç oluşturma ihtimalinden ciddi biçimde kaygılanıyorlar. KCK’nın açıklamalarına bakılırsa, Rojova'da PYD’yi zayıflatacak veya devre dışı bırakacak bir planı kesin bir kırmızı çizgi olarak görülüyor. Bu yüzden bu bölgedeki yapılanmaları ve Suriye’den alacakları destek kesileceğinden sert bir tavır alıyorlar.

             PKK’nın bulunduğu durum bu yazdıklarımızdan çok daha ziyade. Şüphesiz iç anlaşmazlıklar, hatta BDP-KCK-PKK düzeyinde kendi içerisinde bir çok konuda fikir ayrılıkları yaşayan bu örgütün tüm sorunlarını ve barış sürecini neden istemedikleri konusunda ki nedenlerini yazmaya devam etsek sayfalarca madde yazmak mümkündür.

PKK’nın Gezi olayları üzerindeki o analiz’e gelince;

             Tüm yukarıda yazdığımız ve yazamadığımız nedenlerden dolayı PKK yüzde yüz değilse bile yüzde otuz-kırk dolayında Gezi olaylarına müdahil olmuştur. Nitekim bunu taksim meydanında Türk bayrağının yanına asılan sözde Kürdistan ve Öcalan bayrakları ile görmek mümkün. Bu sayede ülkede sürekli bir kargaşa ortamı oluşturarak, polisle halkı karşı karşıya getirerek, barış sürecini baltalayarak, kaybetmeye başladıkları hayallerini tazeleme yoluna gitmektedirler.

             Yeri geldiğinde çevreci, yeri geldiğinde Kemalist, yeri geldiğinde eşcinsel pozlarla kalabalıklar arasına katılan PKK üyeleri, toplulukları gaza getirerek olayların körüklenmesini sağlamaktadırlar. Zaten önemli bir ayrıntıya göz atarsak, polise karşı çöp konteynırları ile barikat kurmak ve bunları ateşe vermek, yıllardır genelde PKK sokak eylemlerinde görmeye alışık olduğumuz bir üsluptur. Sıradan üniversite öğrencilerinin bu tür eylemlere cesaret etmesi oldukça zordur. Bu öğrenciler yapılan bu olaylara alet olmaktan başka bir noktada değillerdir.

DHKP-C ( Devrimci Halk Kurtuluş Partisi Cephesi )

1- Bahsettiğimiz sokak eylemlerinde PKK’nın rolünden çok çok üst noktada bir rol üstlenmekte hatta bir çok ilde organizatör rolünde bulunmaktadırlar.

2- DHKP-C 2000 yılı sonrası çok fazla eylem yapamamış ve büyük ölçüde polisin istihbarat başarısı ile eylemleri önlenir hale gelmişti.

3- Bu eylemsizlik sürecinde örgüt mahalle yapılanmalarını güçlendirme yolu izledi. Devrimcilik ve Sosyalizm propagandası ile taraftar toplayan örgüt, son dönemde bu söylemlerle üniversiteler dışında çok fazla taraftar bulamayınca yeni bir yol izlemeye başlayarak, Aleviler üzerinden örgütlenmeye başladılar.

4- Özellikle de barış süreci ile davanın yarıda kaldığını düşünen Kürt-Alevi gençlerini hedef alarak, iki taraftan yaralı olduğunu düşünen gençler arasında hızlı bir yapılanma gerçekleştirmişlerdir.

5- Elinde çok fazla silah ve malzemesi olmayan örgüt, malzeme sıkıntısını Molotof kokteylleri ve havai fişekleri kullanarak çözmeye çalışmış, aynı zamanda bu basit malzemelerle eylemlerin tamamen sıradan halk tarafından yapıldığını gösterme yoluna gitmişlerdir.

6- Bu arada özellikle sınır bölgelerde Suriye meselesinden de faydalanarak, Suriye’nin kendilerine kucak açması ile fazlasıyla örgütlenmiş, Kürt Alevilerinin yoğun bulunduğu şehirlerde hızlı bir şekilde taraftar toplamışlardır. Hatay buna en güzel örnektir. Zira Hatay hem alevi ve kürt nüfusun fazla olması, hem Suriye ile akrabalık ilişkileri en yüksek şehir olması yününden tam istedikleri yapıda bir alandır.

7- Miraç Ural bağlantılı örgüt, El muharebat kanalıyla ciddi kan bağları olan örgüt, Esad’ı rahatlatma çabalarına bu verimli alanı yani Hatay’ı kullanarak başlama kararı almıştır.

8- Eylül- Ekim aylarında sıcak sonbahar diye lanse ettikleri faliyetleri Hatay üzerinden başlatarak eylemlerin sadece dayanaksız kalan Gezi Parkı üzerinden değil aynı zamanda mezhepsel bir boyut kazanmasınıda sağlamaya çalışacaklar. Bu sayede kargaşanın taraflarını arttırmak ve kaosu derinleştirmek yoluna da gidecekler.

9- DHKP-C ye yakınlığı ile bilinen Grup Yorum’un kısa bir zaman önce Hatay’da konser vererek gençleri bir araya toplaması, ardından da PKK’ ya ait bölgelerde konser vermeleri, oralarda gezinmeleri de tesadüf değildir.

10- Çeşitli şehirlerde Alevi evlerinin kapılarına çarpı konulması, arkasından yakalanan şahısların DHKP-C üyesi hemde alevi çıkmış olması da bu oyunun ne kadar bariz olduğunun göstergesidir.

            Sonuç;

            PKK’nın belirli bir kanadı ve DHKP-C bunun dışında küçüklü-büyüklü bir çok örgüt ilk defa bu kadar yakın konularda birleşmiştir. PKK yöneticisi BAYIK’ın geçenler de yaptığı, GEZİ olaylarında pasif kaldık, daha fazla şey yapabilirdik açıklaması bu tespitin ne kadar doğru olduğunu göstermektedir.

            Türkiye son on yıllık kalkınma ve büyüme aşamasında sadece büyümekle kalmamış aynı zamanda içerisinde ki zehirleri de kusma anlamında çok önemli adımlar atmıştır.Bu durum mevzubahis bu örgütlerin istemediği bir istikamettir.

            Faiz gelirleri büyük miktar da azalan Patronların, kendilerine bağımlılığımız azalan ülkelerin, istikrardan yana olmayan iç dinamiklerin, iktidardan pay alamayan bazı grupların, PKK’nın DHKP-C’nin, Esad’ın, iktidar a gelmek için tek şansı hükümetin kötülenerek düşmesi lazım olan CHP’nin, bütün oyunları bozulan ERGENEKON’cuların, şehit cenazesinden ve ırkçılıktan beslenen ve bu kaynakları barış süreci ile azalan MHP’nin, devrimcilikle beslenen Genel Başkanları içeride olan İşçi Partisi’nin, artık üye bulamayan TGB’nin…. İlk defa menfaatleri bir noktada bu kadar net kesişmiştir.

            Ülkenin tüm düşmanları tek vücut hale gelmiştir… Sıcak sonbahar daha yeni başlamıştır ne yazık ki…

 

YORUM EKLE
YORUMLAR
ZEYNEP DOST
ZEYNEP DOST - 11 yıl Önce

EYÜP KILIÇ BEYİN YAAZILARINA YER VERDİĞİNİZ İÇİN ÇOK TŞKLER ..YAZILARINIZ MUHTEŞEM AÇIKLAYICI BAŞARILARINIZIN DEVAMINI DİLERİM..

banner309

banner225

banner209