BAYKAL'A SUİKAST İHBARI DAVASINDA SICAK GELİŞME

BAYKAL'A SUİKAST İHBARI DAVASINDA SARIGÜL'E YARGI YOLU AÇILABİLİR

BAYKAL'A SUİKAST İHBARI DAVASINDA SICAK GELİŞME

 


SARIGÜL VE EKİBİNE YARGI YOLU AÇILABİLİR!

Gazetemiz istihbarat ve hukuk servisi eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ a suikast ihbarı davasını tüm engellemelere rağmen devam ettiren tek basın kuruluşu olması sebebiyle tarafsızlığından ödün vermeden kamuoyuna en doğru bilgiyi vermeye devam ediyor.   


ŞİŞLİ BELEDİYE BAŞKANI MUSTAFA SARIGÜL DURUŞMAYA GELMEDİ

Baykal’a Suikast İhbarı davasında son duruşma 19/07/2013 tarihinde yapılmış, duruşmaya taraflardan sadece suç örgütü lideri olarak bilinen Mithat Yılmaz’ın vekili Av. İlyas Geyik ile Kahraman Şeref Kasap ve vekili (eski siyasetçi) ünlü ağır ceza avukatı Av. Cihan Tufan katılmıştır.


KOVUŞTURMANIN GENİŞLETİLMESİ (TEVSİİ TAHKİKAT) TALEBİNE RED


İstanbul 33.Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın en son yapılan 19/07/2013 tarihli duruşmasında Kahraman Şeref Kasap’ ın 15/06/2012 tarihinde 20 sayfa ve eklerinden oluşan Kovuşturmanın Genişletilmesi (Tevsii Tahkikat) talebi içeren dilekçesine atıfta bulunularak,

“sanığın 15/06/2012 tarihli dilekçesinde kovuşturmanın genişletilmesi ile ilgili taleplerini yargılamaya bir katkısı olmayacağı anlaşıldığından reddine”  şeklinde ki ara karar verilmiştir.


Çok ciddi iddialar, çok önemli deliller ve “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarı, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı, Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı, Jandarma İstihbarat Terörle Mücadele Grup Komutanı, CHP (Eski) Genel Başkanı Deniz Baykal, CHP (Eski) Genel Sekreteri Önder Sav, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu” gibi çok önemli 34 ismin tanık olarak dinlenmesinin de talep edildiği dilekçede, İstanbul Emniyet Müdürlüğünün ve dönemin CHP Genel Sekreteri Önder Sav’ın hazırlık soruşturmasının gizliliğini ihlal ederek şüphelilerin delilleri karartmasına imkan sağladığına dair birçok iddiada delilleriyle beraber yer almaktaydı.


SARIGÜL VE EKİBİNE YARGI YOLUNU AÇACAK DELİL MAHKEMEDE


Kasap’ın eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ a suikast iddialarını doğrulayacak nitelikteki USB Bellek içindeki bir video kaydından oluşan delili 02/12/2011 tarihinde İstanbul 33.Asliye Ceza Mahkemesine çözümlenmesi talebiyle teslim edilmiştir. Bu video kaydına ait 17/01/2012 tarihli ilk bilirkişi raporunda mahkemeye bir çözüm sunulmazken sadece video kaydının orijinalliğine dair “Röportaj görüntülerinde ismi Yılmaz Çelik olarak kayıtlarda yer alan bir sivil kişinin Sivil İnisiyatif isimli kuruluş bünyesinde görev aldığı anlaşılan ve ismi Mithat Özdemir olarak kayıtta yer alan gazeteci ile görüşmesi görülmektedir. Bu görüşme ham olarak verilen kaydı incelendiğinde kayıtta bir dijital manipülasyon yapıldığını gösterir izlerin bulunmadığı kanaatine varılmıştır.” Şeklinde rapor tevdi edilmiştir. 10/04/2012 tarihli celsede Kasap bu rapora videonun çözümü olmaması nedeniyle itiraz etmiş, itirazın gereği yerine getirilmemesi üzerine 19/07/2013 tarihli celsede Kasap vekili Av. Cihan Tufan bu konu hakkındaki itirazı yineleyerek yeniden bir bilirkişi çözümlemesi talebinde bulunmuştur. Ancak mahkeme bu talep hakkındaki kararını neden bildirmeksizin 26/12/2013 tarihli celseye saklamıştır.


2 yıldır çözümlenmesi yapılamayan böylesine önemli bir delilin içeriğinde;

Gazeteci Mithat Özdemir tarafından 2010 yılı Mayıs ayında kaydedilen bu video içeriğinde kamuoyunca derin devletin adamı ve tetikçi olarak bilinen Yılmaz Çelik isimli kişinin “Deniz Baykal’a yapılacak suikast işinin Mustafa Sarıgül tarafından ilk önce kendisine teklif edildiğinden, kendisi kabul etmeyince Mithat Yılmaz ve ekibine verildiğinden, Şişli Belediye Başkan yardımcısı Tayfun Kahyaoğlu’nun görüşmelerde aracılık ettiğinden, suikast işinin kesinlikle doğru olduğundan, Mustafa Sarıgül’ün Deniz Baykal’la ilgili çayına attığı şekere kadar her türlü bilgiye sahip olduğundan, Deniz Baykal’ın istifasına neden olan seks videokasetinin CHP içinden Mustafa Sarıgül’ün bilgisi dâhilinde bir ekip tarafından hazırlandığından, suikast olayını CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş’in suikast ihbarını bizzat kendisinin araştırdığından ve doğruladığından, Mustafa Sarıgül’le Kemal Kılıçdaroğlu’nun görüşmelerinden, Mustafa Sarıgül’ün Türkiye Değişim Hareketi partileştirmeyeceğinden, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı olacağından ve Mustafa Sarıgül’ün CHP’ ye geçeğinden” bahsedilmektedir. (Kasap’ ın Kovuşturmanın Genişletilmesi Talebini içeren dilekçesinde açıkladığı şekliyle hiçbir katkı ve eksiltme yapmadan aynen aktarılmıştır.)

Video çözümü bir türlü yaptırılarak mahkeme dosyasına gelemese de, video içeriğinde anlatılan bütün olaylar sırasıyla gerçekleşmiştir. Yani Mustafa Sarıgül Türkiye Değişim Hareketini partileştirmekten vazgeçmiş, Kemal Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanı olmuş ve son olarak ta Mustafa Sarıgül Cumhuriyet Halk Partisine geçerek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına adaylığını açıklamıştır.



BAYKAL’ IN KASET SORUŞTURMASIYLA BİRLEŞTİRME TALEBİ

04/07/2013 tahininde Kasap tarafından İstanbul 33.Asliye Ceza Mahkemesine verilen dilekçede; CHP (Eski) Genel Başkanı Deniz Baykal’ ın istifa etmesine neden olarak gösterilen Kaset Skandalı olayı ile suikast ihbarı davası arasında hukuki fiili irtibat bulunduğu, her iki olayında Deniz Baykal’ın istifa etmesinin sağlanarak Cumhuriyet Halk Partisinin yeniden dizayn edilmesini sağlamak amacı güttüğü Deniz Baykal’ın istifa etmesi ve akabinde parti içinde gerçekleşen görev değişikliklerinin bunun somut kanıtları olduğu gerekçe gösterilerek birleştirme talebinde bulunuldu.

 

CHP’ NİN GELECEĞİNİ GÖREN YILMAZ ÇELİK KİMDİR?

Karşılaştığımız engeller Yılmaz Çelik’in kim olduğuna dair bizi detaylıca aydınlatmaya yetmese de kamuoyunca kendisi derin devletin adamı, tetikçi, jitemci ve Albayraklar soruşturmasının tanığı olarak bilinmektedir.

BAYKAL’A SUİKAST İHBARI DAVASININ PERDE ARKASI NEDEN KAMUOYUNDAN GİZLENDİ?

Kahraman Şeref Kasap isimli bir vatandaş tarafından 15.04.2010 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğüne Deniz Baykal’a suikast düzenleneceğine dair bir ihbar gönderilmiş, bu ihbar emniyet müdürlüğü görevlilerince “Delillerin Karartılması” na imkân sağlayacak şekilde “Görevi Kötüye Kullanma/İhmal” suçlarını işlemeleri pahasına yetkili Cumhuriyet Savcılığına 21 gün boyunca bildirilmemiştir. Lakin emniyet içinden biri ya da birilerin bu ihbarı CHP yetkililerine sızdırması üzerine CHP yetkilileri suikast ihbarı hakkında araştırma yapmaya ve soruşturma başlatılması için emniyete baskı kurmaya başlamıştır. Nihayetinde 06.05.2010 tarihinde Şişli Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmıştır. Nasıl bir tesadüftür ki Deniz Baykal’a ait olduğu iddia edilen uygunsuz görüntüleri içeren videoda 6 Mayıs’ı 7 Mayıs’a bağlayan gece internet üzerinden servis edilmiştir.

Dönemin  CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş ise suikast iddiasıyla Baykal’a ait olduğu iddia edilen görüntüler arasındaki ilişkiyi, “6 Mayıs Perşembe saat 17.40’ta Emniyet Genel Müdürü Oğuz Köksal’la görüştüm; görüşmenin ardından İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’ı arayarak 7 Mayıs Cuma günü için randevu istedim. Cuma gecesi 23.00 için randevulaştık. Suikast girişiminin peşine düştüğümüzü bir şekilde öğrenen o ‘yapı’ Sayın Baykal’a ilgili olduğu ileri sürülen görüntüleri tam da 6 Mayıs’ı 7 Mayıs’a bağlayan o gece servise koydu” şeklinde yorumlamıştır.

Soruşturma izninin verilmesinden iki gün sonra 8 Mayıs 2010 tarihinde ise dönemin CHP Genel Sekreteri Önder Sav usulsüz yollardan elde ettiği ihbar örneğini canlı yayında kamuoyuna hitaben birebir okuyarak deşifre etmiş ve hazırlık soruşturmasının gizliliğini ihlal ederek şüphelilerin delilleri karartmasına imkan sağlamıştır. Bu yetmezmiş gibi İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevlileri sanki şüphelilere yardımcı olmak ister gibi ihbarda isimleri geçen şüphelilere karşı operasyon için Sav’ın canlı yayında ihbarı deşifre ettiği gün değil de iki gün sonrasında 10 Mayıs 2010 tarihinde operasyon düzenlemesi ve dolayısıyla hiçbir suç unsuruna rastlayamamaları da çok manidardır.   

İhbarcı olarak basına lanse edilen lakin şüpheli olarak gözaltına alınarak ifadesi alınan Kahraman Şeref Kasap, hazırlık soruşturmasının gizliliğini ihlal ederek şüphelilerin delilleri karartmasına imkan sağlayan davranışlar sergileyen İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevlileri ve CHP’li Önder Sav’ ın hukuka aykırı davranışları sebebiyle Şişli Cumhuriyet Başsavcılığınca yaklaşık 18 günde hazırlanan anlamsız ifadeler ve soyut iddialar içeren delillerle desteklenemeyen jet iddianame ile 147 yıla kadar rekor hapis cezası istemi ile yargılanması sağlanmıştır.

KAHRAMAN ŞEREF KASAP KİMDİR?

Kendisi orta ölçekli bir inşaat şirketinin sahibi olan genç bir işadamıdır. Yıllarca iş dünyası ve sanat camiasından onlarca ünlünün de aralarında bulunduğu kişilere ait konutlarının dekorasyon işlerinin takibini yapmıştır. Ta ki 2007 yılında iş ortakları tarafından dolandırılarak iflasa sürüklenene kadar. Kasap’ ın en büyük özelliklerinden biriside bilgisayar bilgisi ve becerisi ile Türkiye’de ki sayılı isimler arasında yer almasıdır. Toplumda sevilen ve saygı duyulan bir insan olmasının yanında dönemin ana muhalefet lideri CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a düzenlenecek suikastı ihbar ederek deşifre etmesi ile  “Halk Kahramanı” olarak ta hafızalarda yer edinmiştir.

Şimdi ülkemiz ve dünya basını kamuoyunu aydınlatmak için 26/12/2013 günü saat : 10:15’ de Çağlayan’daki İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek olan davada hakimin videonun yeniden çözümlenmesi kararını verecek olduğu duruşmaya kilitlenmiş durumda. Basın yasağı ortadan kalktığı için adliyenin en kalabalık günlerinden birini yaşayacağını da hiç şüphesiz söyleyebiliriz.

26 Aralıkta yapılacak olan bu duruşmadan sonra Mustafa Sarıgül ve ekibinin Kahraman Şeref Kasap’a zarar vermesi ihtimaline karşı zannediyoruz ki mahkeme ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bir koruma ekibini devreye sokacaktır.

Nitekim Kahraman Şeref Kasap kendisine ve ailesinin başına gelebilecek her türlü olaya karşı başta Mustafa Sarıgül ve Mithat Yılmaz olmak üzere yaklaşık 15 kişinin isimlerini videoyu mahkemeye teslim ederken yetkili mercilere bildirmiştir.    

Edinilen bilgilere göre mahkemedeki videodan rahatsız olan Mustafa Sarıgül’ün duruşmaya gelmeyeceği ve videonun çözümlenmesini seçimlerden sonraya uzatmak için yeni hamleler planladığı sanılıyor.

SİVİL HABER

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner309

banner225

banner209