Milletvekillerinin inşaat sektörüyle ilgili uyarılarını hatırlatması üzerine Babacan, ülke için katma değer üreten sanayinin milli gelirden aldığı payın son birkaç yılda azalmaya başladığına ifade eden Babacan, bu trendin iyi olmadığını söyledi. Gelişmekte olan ülkelerde sanayinin milli gelirden aldığı payın Türkiye’nin neredeyse iki katı olduğunu nelirten Babacan, sanayicinin birikimlerini yeniden teknolojiye yatırmak yerine ‘Bir arsa alayım bekleyeyim 5 yıl sonra nasıl olsa değer kazanır, şöyle olur böyle olur’ demesinin ekonominin verimsiz yapıya dönmesine sebep olabileceği uyarısı yaptı. İnşaat sektöründeki rantlara değinen Babacan, “Bu alanda fırsat eşitliği olması gerekiyor. Adalet olması gerekiyor. Ve oluşan rantın vergilendirilmesi gerekiyor. Ne tür rant kamuya kalmalı, ne tür rant normal ekonominin dönüşü için gerekli ve yaygın kesimlere kalmalı? Bununla ilgili tazelenmiş bir bakış açısı gerekli. Çalışma başlattık. Sadece sanayiye teşvik ile bu sadece mümkün değil. Öbür taraftan haksız kazancın önlenmesi gerekiyor ki sektörler arası bir tercih oluşsun. Buna hemen el atmazsak aksi halde birkaç yıla farklı ekonomide zorluklarla karşı karşıya kalabiliriz.” dedi. Babacan, milletvekillerinin Hazine Müsteşarlığı’ndaki görev değişiklikleri ile ilgili soruyu ise “Kurumlarımızda, ister Merkez Bankası olsun, ister BDDK olsun, SPK olsun, hatta Borsa İstanbul olsun, Hazine Müsteşarlığı olsun dönem dönem yönetim kadrosu ile ilgili bazı tasarruflarımız oluyor. Son dönemde bu kurumlarımızın hepsinde yönetimlerle ilgili bazı tasarruflarımız oldu. Hazine Müsteşarlığı’mızda da yönetim kadrosu ile ilgili bir miktar inisiyatifimiz oldu, bazı tasarruflar kullandık. Dönem dönem yönetim kadrosu ile ilgili bu tür çalışmalar işin tabiatında olabiliyor.” diye cevapladı. Babacan, işsizlik sigortasında biriken fonun 70 milyar lira olduğunu, bu fonun 60 milyar liralık bölümünün devlet iç borçlanma senetlerinde bulunduğunu ifade etti.

SİVİL HABER